MARTYRS…
‘'İşkence görenler fevkalade varlıklardır. Acı çekip hayatta kalanların her şeyi tamdır'…Şimdi bu cümleye bakıp aklınıza işkenceye güzelleme mi yapıyor sorusu gelmesin. İşkence bir insanlık suçudur. Değil işkence herhangi bir yaratılmışa yapılan en ufak kötü bir hareket de bana göre insanlık suçudur. Ama ya maruz kaldıysanız bedeni ya da manevi bir işkenceye. İşte yukarıdaki cümle bu noktada devreye giriyor. ‘'Acı çekip hayatta kalanların her şeyi tamdır'!
Bu cümle benim dehşet içinde izlediğim, şiddet dozu yüksek bir filmden. MARTYRS… Türkçe ‘'şahit olmak' anlamına gelen bir Fransız filmi. Kadınlara işkence yapan bir grubun hikayesi. Amaçları işkenceye maruz kalan kadınların ne kadar dayanabilecekleri ve ölürken acı çekip çekmediklerini ölçmek. Dayanabilirim, izleyebilirim diyorsanız herkesin kendi finalini çıkaracağı bir film.
Filmin başrolündeki kadın bu sapkın grubun eline düşüyor ve nasıl işkencelere maruz kaldığını size anlatabilecek kelimem ya da bir cümlem yok. Çekilen acının boyutunu varın siz düşünün. Böylesine kötü bir şeyi niye bize anlatıyor diye soracak olursanız varmak istediğim nokta şu. Başlarda çok acı çekiyor söz konusu kadın, acıdan öleceğini düşünüyor, bağırıyor, çağırıyor, ağlıyor ama bir yere kadar, bir ana kadar. İşte o an, her gün sistematik olarak yapılan işkenceye dayanan kadın yapılabilecek en son işkenceye gelindiğinde gülümsüyor. Yani artık acı bile çekmiyor. Bir noktadan sonra acı çekmiyor oluşu filmin finaliyle bağlantılı zaten.
İşte bir an vardır, dayanır, katlanır, ağlar, üzülür, kahrolur insanoğlu bir belaya maruz kaldığında ama bir an gelir ki artık acı bile çekmezsiniz. İşte o an Martyrs olduğunuz andır. Koymaz artık size dokunmaz maruz kaldıklarınız. Herşeyin bir sonu olduğu gibi çekilen acı da gün gelir rutinleşir, yok olur. Felç olmak gibi hissizleşir, duyarsızlaşırsınız acıya karşı.
Yani diyor ki film siz istiyorsunuz diye, siz tutundunuz diye yahut kendinizi iyi hissediyorsunuz diye acı çektirmeniz boşuna. Çünkü baki olanın dışında her şey yıkılmaya yok olmaya mahkum.
Bir acıya bir darbeye maruz kalanlar bir daha asla eskisi gibi olmaz. Ya zıplar çıkar düştüğü kuyudan ya da başarısız olur kalır o kuyunun en dibinde ama asla bir daha eskisi gibi olmaz.
Düşünün dağların kabul etmediği emaneti kabul etmiş varlıklarız. Sorumluluk ağır, görev büyük, acı çok, dayanmak baki. Çünkü biz ElestBezminde söz verdik Rabbimize. ‘'Ben sizin Rabbiniz değil miyim' sorusuna bela dedik, evet dedik, her zerremizle söz verdik. Başımıza gelenler Rabbimizi tanımamız için. Sınav olmadığımız tek bir an yok ki şu alemde!
Ama aciziz, kuluz, eksiğiz, hataya meyilliyiz, meleklerin bu kan dökücü insanı niye yarattın sözünü doğrularcasına yaşıyoruz, sözleşmemizi, ahdimizi unutuyoruz. Tıpkı yeryüzünde diğer insanlara verdiğimiz sözleri tutmamamız gibi, bivefa olmamız gibi, riyadan beslenmemiz gibi…
İnsan en çok iddiasından vurulurmuş…Hep iddia ediyoruz söylem çok eylem yok tadında hayatlar yaşıyoruz. Allahımı ve Peygamberimi çok seviyorum diyoruz ama sadece dilimizde.Onlara duyduğumuz büyük sevgimiz uğruna hiç temizlenip arınmayı akıl etmiyoruz. Yaradılmışlara da böyleyiz. Herkesin dilinde çok sevmeler peki ya bunun hayata geçmiş hali. Bir kötü huyumuzu değiştirmiyoruz ama yine de iddiamızdan vazgeçmiyoruz.
Ama artık muhatabınız bir MARTYRS olmuşsa yapılabilecek hiçbir şey kalmamıştır. Çünkü verebileceğiniz bir zarar ya da acı kalmamıştır. Sor insanoğlu kendine aklın yokmu ki idrak etmiyorsun, ya da gönlün yokmu ki idrak etmiyorsun?
Ve bence filmin sonunda işkenceye maruz kalan kadının o sapkın tarikatin başındaki yaşlı kadınının kulağına fısıldadığı, hepinizin merak ettiği şey ‘'ACI YOK' cümlesiydi...Benim finalim bu, sizinkini bilmem.
Bu yazı bir acıya, darbeye, işkenceye maruz kalmış tüm kadınlara gelsin ya da içimizdeki tüm MARTYRS'lere…Çünkü, ‘'Acı çekip hayatta kalanların her şeyi tamdır'!
Hazreti Mevlana'nın dediği gibi: ``Hayvan hayvanlığıyla kurtuldu, melek melekliğiyle. İnsan ikisi arasında yalpalayıp durdu.``
``Ne olacak halimiz?``
Yasal Sorumluluk
Sitemizde yayımlanan köşe yazıları ve yorumlar yazarların kendi görüşleridir.
Tüm hukuki ve cezai sorumluluk yazarlara aittir.
Site yönetimi bu içeriklerden dolayı sorumlu tutulamaz.
Tüm hukuki ve cezai sorumluluk yazarlara aittir.
Site yönetimi bu içeriklerden dolayı sorumlu tutulamaz.
Yazarın Önceki Yazısı
ANLAMAK ÖZGÜRLÜKMÜŞ…
ANLAMAK ÖZGÜRLÜKMÜŞ…
Yazarın Sonraki Yazısı
SEN KÖKSÜN BEN DE DAL...
SEN KÖKSÜN BEN DE DAL...

