KADINA YAŞAM HAKKI

Prof. Dr. Beyhan Asma

Prof. Dr. Beyhan Asma

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) kadın cinayetini (femicide) kadınların kadın oldukları için öldürülmeleri şeklinde tanımlıyor. Kadın cinayeti kavramı temel olarak cinayetteki kurban-fail ilişkisini odak noktasına alır.

Cinsiyet körü olan genel cinayet tanımı içinde bu tür bir kategorinin oluşması da yapılan araştırmalarda toplumsal cinsiyetle ilintili örüntülerin ortaya çıkmasından dolayıdır. WHO tarafından raporlanmış vakalar üzerinden yürütülen küresel bir araştırmaya göre kadınların kurban olduğu cinayetlerin %35`i erkek partnerleri tarafından işleniyor. İnsan hakları ihlali ve küresel bir sorun olan şiddet, toplum açısından yıkıcı etkisi bulunan bir olgudur.

En önemli sosyal problemlerden biri olan şiddet olgusunun mağdurları arasında ise kadınlar yer almaktadır. Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi`nin verileri, küresel ölçekte her üç kadından birinin genellikle yakın partnerleri tarafından fiziksel şiddete maruz kaldığını ortaya koymaktadır.

Kadına yönelik şiddet yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı, özgürlük ve güvenlik hakkı, fiziksel ve duygusal bütünlük hakkı gibi temel insan haklarının ihlal edilmesine yol açan bir insan hakları meselesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadınların yaşam hakkını elinden alan kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddetin ulaştığı en uç noktanın yansımasıdır. Her kadın cinayeti kadınların kötü muameleye uğramama hakkına ve yaşam hakkına bir saldırı niteliği taşımaktadır.

Sosyal ve ekonomik yaşantı, bağımlılık yapıcı maddelerin kullanımı, bireyin çocukluk dönemlerinde tanık olduğu ya da maruz kaldığı şiddet gibi birçok etken kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu kapsamda şiddetin yanında şiddeti doğuran sebepleri ortadan kaldırmak ve kadın cinayetleri ile etkin mücadele etmek için eşgüdümlü ve çok boyutlu çalışmaların yapılması önem arz etmektedir. Kadın cinayetlerinin önlenmesi ve kadınların yaşam hakkının korunması tüm uygun araçlar kullanılarak ilgili kurumların iş birliğini ve mücadelesini gerektirmektedir.

Temel misyonu; insan onurunu temel alarak insan haklarının korunması ve geliştirilmesi, kişilerin eşit muamele görme hakkının güvence altına alınması ve ayrımcılığın önlenmesi ve işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek gerekir. İnsan hakları ihlali olan kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak şiddetin son bulmasını canı gönülden temenni ediyorum. Katledilerek yaşamlarına son verilen kadınların yakınlarına başsağlığı diliyorum.