2.Somali Konferansı
2 Haziran 2012 Cumartesi günü yayınlandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Somail'de yaşanan sorunların bütün yükünün masum çocukların omuzunda olduğunu söyledi.
Somali'ye gitmeyenlerin Somali'de yaşananları anlayamayacağını belirten Erdoğan, Somali'de bazı çocukların 3-5 pirinç tanesi yeyip, daldığı uykudan uyanamadıklarını anlattı. Erdoğan, Somali'de yaşananların sadece Somali'nin değil tüm dünyanın sorunu olduğunu dile getirdi. Türkiye ve Birleşmiş Milletler işbirliğiyle, ‘Somali’nin geleceğinin hazırlanması:2015 Hedefleri’ temasıyla düzenlenen İkinci Somali Konferansı İstanbul Kongre Merkezi’nde başladı.
Kongreye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Şeyh Ahmed ve çok sayıda ülke temsilcisi katıldı.
Konferansta konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz yıl Ağustos ayında Somali’nin başkenti Mogadişu’ya gerçekleştirdiği ziyareti hatırlattı. Ziyareti, ailesi, çok sayıda bakan, milletvekili, iş adamı, gazeteci, yazar ve çeşitli kurumların yöneticileriyle birlikte gerçekleştirdiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, bir gün boyunca Somali’de yaşanan dramı ve acıları yerinde görme imkanı bulduğunu ifade etti.
Türkiye’nin tarih boyunca Afrika ile her zaman işbirliği içinde olduğunu aktaran Erdoğan, Somali’de yaşanan kıtlık ve ortaya çıkan yoksulluk ile ilgilenmenin dışında bir şey yapma gereği hissettiklerini dile getirdi. Mogadişu ziyareti ve sonrasında dünya kamuoyunun dikkatini Somali’ye çekmek için yoğun çaba sarf ettiklerini belirten Erdoğan, “Uluslararası her platformda Somali’nin dertlerini kendi meselemiz gibi bütün çıplaklığıyla, yalınlığıyla ortaya koyduk. Somali’yi görmeyenlere, görmek istemeyenlere Somali’de yaşananları hissetmeyenlere, Somali’nin sesini, feryadını duyurmak için son derece samimi, hasbi, içten bir mücadele içinde olduk.” dedi.
Somali’ye gitmeyen ve oradaki manzarayı görmeyenlerin, durumun vahametini anlamasının kolay olmayacağını belirten Erdoğan, “Başkentin hemen içinde on binlerce aile, çadırlarda yaşıyor. Çadır dediysem o bildiğiniz, bezden yapılmış çardılar değil. Üç-dört ağaç dalı birbirine çatılıyor. Üzerine naylon poşetler örtülüyor ve bu yapı üç kişilik, beş kişilik bir aile için lüks bir barınak haline geliyor. Bu tür çadırlara, bu tür barınaklara dahi sahip olamayan binlerce aile var.” ifadelerini kullandı. 'SOMALİ’NİN SORUNLARI MASUM ÇOCUKLARIN OMUZUNDA' “Çocukların ırkı yoktur, milliyetleri yoktur, kendi derilerinin rengini, dillerini, inançlarını, yaşayacakları seçme hakkı yoktur.” diyen Erdoğan, bugün Somali’deki manzarada Somalili çocukların hiçbir mesuliyetleri olmamasına rağmen, dünyanın tüm yükünü omuzlarında taşıdıklarını dile getirdi. Erdoğan şunları söyledi: “Oyuncak, ilaç, kitap, defter, kalemden bahsetmiyorum. O çocuklar günde 3-5 pirinç tanesi yemeden, bir lokma ekmek yutamadan, uykuya dalıyor ve maalesef bazılar sabaha çıkamıyor. Çadırlarda, o minicik ellere dokunan, o çocukların gözlerindeki hüzne şahit olan birisinin, o çocuklar orada beklerken, gece rahat uyması mümkün değildir.” Somali’deki dramın sadece Somali’nin değil, insanlığın ortak dramı olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, Somali’deki sorunun öncelikle Somalilerin beraberliği ve ortak mücadelesiyle çözüleceği mesajını verdi. “Bir evin içinde yılan varsa, yılanın boyunun ne kadar uzun ne kadar kısa olduğunu tartışmak gereksizdir.” şeklindeki Somali atasözünün çok manidar olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, Somali’deki sorunu çözmek yerine sen-ben tartışmasına girmenin fayda sağlamayacağı gibi, sorunu daha da kalıcı hale getireceği uyarısında bulundu. Konuşmasına, “Bir kardeş insanın omzu gibidir.” şeklindeki Somali atasözü ile devam eden Erdoğan, Türkiye olarak Somali’nin omuz omuza verdiğini, ayağa kalktığını hatta yürüdüğünü görmek istediklerini dile getirdi. Erdoğan, “Biz Somali’de kardeşlerin kucaklaştığını görmek, kardeşlik hukukunun gereklerini yerine getirdiğini görmek, işte bu kucaklaşamaya, kardeşliğe elimizden gelen her türlü desteği vermek istiyoruz. Somali bunu gerçekleştirecek güce de dirayete de bilince de sahiptir.” şeklinde konuştu.
'İSTANBUL ZİRVESİ SOMALİ’NİN UMUDU OLAN MANZARADIR' İstanbul Zirvesi’nin Somali’de görülmek istenen manzara olduğunu bildiren Erdoğan şöyle konuştu: “Buradaki manzarayı Somali’ye taşıyarak inşallah farklı bir Somali’yi siz inşaa edeceksiniz. Biz de bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da hep arkanızda, yanınızda olacağız.” Somali’de hayatın canlanmaya başladığı haberlerini aldıklarını ve bunun sevindirici olduğunu söyleyen Erdoğan, Kampala anlaşması ve yol haritası prensipleri uyarınca Somali’de geçiş döneminin 2012 Ağustos ayında son bulması gerektiğini hatırlattı.
Türkiye olarak yol haritası belirlenen prensiplerin hem içerik hem de zaman tahditleri içinde uygulanmasına önem verdiklerini aktaran Başbakan Erdoğan, “Yeni dönemin kilometre taşları, kurucu meclis üyelerinin seçimi, anayasanın kabulü, parlamentonun seçilmesi, Cumhurbaşkanı ve Başbakanın belirlenmesi olacaktır. Ağustos ayından itibaren inşallah artık Somali’nin geleceğine bizzat Somali halkı şekillendirecektir.” ifadelerini kullandı. 'SOMALİ’NİN GELECEĞİNE DAİR POLİTİKALARI KONUŞMA ZAMANI' Uluslararası kamuoyuna seslenen Başbakan Erdoğan, artık Somali’nin yakın geleceğine dair izlenecek politikaların konuşulmasının zamanının geldiğini belirtti.
Somalili siyasetçi, kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları ve aydınların Ağustos sonrası döneminin şimdiden tartışılması gerektiğini belirtti.
Erdoğan, “Uluslararası toplumun da ağustos sonrası için Somali’de izlenebilecek daha rasyonel ve yapıcı politikalar oluşturması gerekiyor. Barış ve istikrarın kalıcı bir şekilde yerleştirilmesi için öncelikle devlet kurumlarının kurulması, milli ordu, polis ve yargı gücünü kurulması elzemdir. Ayrıca mülteci ve yerlerinden edilmiş insanların evlerine dönmelerinin sağlanması gerekiyor. Kısacası Somali’nin tarihine Ağustos sonrasında açılacak yeni sayfada yapılması gerekenler kapsam ve nicelik olarak çok fazladır.” dedi.
Uluslararası toplum adına Somali yönetimiyle yakın işbirliği içinde, devlet inşası sürecini yürütecek yeni bir misyona ihtiyaç olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, “Bu yönde bir ilk adım olarak BM Somali’de stratejik bir gözden geçirme çalışması başlatabilir. Hayatın normalleşebilmesi için ülke genelinde asayiş ve güvenliği tesis edecek ve sürdürecek milli güvenlik kurumlarına ihtiyaç var.” ifadelerini kullandı. Somali’de, güvenlik güçlerinin ülkede temel güvenlik hizmetlerini sağlayabilmek için yardıma ihtiyacı olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, “Somali güvenlik güçlerinin yapılandırılması hususunda, ülkemizin öncülüğünde Somali güvenlik sektörünün yeniden yapılandırılması fonu kurulması için gerekli girişimleri başlattık. Aynı şekilde Somali sınırları içinde de güvenliğin çok daha güçlü şekilde tesis edilmesi gerekiyor. Muharip bir güç olan Amisom’un da yerel asayiş ve istikrarın sağlanmasında görevlendirilmesinin önünde herkesçe malum bir çok engel bulunuyor. Bununla birlikte Amisom’un Somali’de ircaa etmekte olduğu göreve ihtiyaç bir süre daha devam edecektir.” şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, Amisom'a 2009 yılında olduğu gibi bu yıl da 1 milyon dolar yardım yapacaklarını sözlerine ekledi .