Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

Mobese kameraları arızalı mı?

15 Mayıs 2013 Çarşamba günü yayınlandı Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Erdoğan çözüm sürecinde önemli rol alacak "akil insanları" tespit ettiklerini açıklayarak, "Bu heyetle Perşembe akşamı bir araya gelerek, istişarelerimizi yapacağız'' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin Meclis'teki Grup Toplantısı'nda konuşma yaptı.

İlk olarak büyüme rakamlarını değerlendiren Başbakan Erdoğan, 'Beklentilerimizin altında da olsa Türkiye, AB ve ABD'ye karşın son derece başarılı bir performans sergiledi. Ekonominin her cephesinde kontrollü itidalli ayaklarımız yere basarak ilerlemeye devam ediyoruz' dedi.

Erdoğan, Devlet Bahçeli'nin eleştirilerine ise sert yanıt verdi. Erdoğan, "Çözüm sürecine, barış sürecine, milli birlik sürecine bir ihanet süreci denmesini anlamak mümkün değildir. Eğer bu ülkede bu anlamda bir ihanet varsa, bu ihanetin içerisinde olan Bahçeli'dir, Kılıçdaroğlu'dur. Çünkü hiçbir zaman 'bu işi nasıl çözelim' diye bir araya gelmeye asla yanaşmamışlardır" diye konuştu

Çözüm süreciyle dertlerinin bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, “Birileri bağcıyı dövme gayretinde olabilir. O dövülen bağcı bizsek, bir yere kadar sabrederiz. Bizim bir yanağımıza vuran karşılığını bulur” dedi.

Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar şöyle:

Türkiye ekonomisi 2012 yılında yüzde 2.2 oranında büyüdü. Gayri safi yurt içi hasıla 1 trilyon 417 milyar TL oldu. Milli gelirimiz 2011'de 774 milyar dolar idi, şimdi 786 milyar dolar olarak gerçekleşti. Danimarka, eksi 0.6, Hollanda eksi 0.9, Yunanistan eksi 6.6 oranında büyüdü. İngiltere ve ABD bizim kadar büyüdü. Avro bölgesi ortalaması yüzde 0.6 büyüdü. Avrupa ekonomilerine nazaran Türkiye başarılı bir performans sergilemiştir. Milli gelirin borç stokuna oranı yüzde 17'ye kadar geriledi. AB tanımlı borç stoku ise 2002'de yüzde 74 iken 2012 sonu itibariyle yüzde 36'ya düştü.

Menkul Kıymetler Borsası altın borsasını da içine alıyor. Borsa İstanbul olarak hayatına devam edecek. Türkiye istikrarla büyümeye devam ediyor. Kredi derecelendirme kuruluşu Türkiye'nin notunu artırdı, bu yeterli değil. İflasın eşiğindeki ülkeyle ilgili 6 kat artışı yaparken Türkiye ile ilgili artış bilimsel değildir, adil değildir. Hakkın teslimi noktasında önemli bir gelişme olarak görüyorum.

Son bir yıl içinde teşvik sistemiyle birlikte yatırım miktarı 5,5 milyar TL'ye ulaştı. Son bir yıl içinde öngörülen istihdam 22.288 kişi oldu. 6. bölgede yatırımlar 2.5 kat arttığını görüyoruz. Bu artış sadece ekonominin değil, canlanma istikrarın güven ortamının bölgede çoğalan ümidin göstergesidir. çeteler, mafya, terör yatırımların önünü kesiyordu. devlet kendi köyüne yatırım götüremez hale gelmişti. Ankara bahanelerin arkasına sığınıp çekilirken terör de yoksulluğu istismar edip kendisine güç devşiriyor.

Sadece çetelerle mücadele etmedik, sadece cuntalarla mücadele etmedik, güneydoğu'da kısır döngüyle kirli ticaretle mücadele ettik. Yol yapak istedik, engel oldular, saldırılara teslim olduk, okul da yaptık, havaalanı da yaptık.Bölge insanı kazanmasın mücadelesini verdik. Saldırılara boyun eğmedik. Olumsuzluk karşısında iz çökük Ankara'ya hapsolmadık. Onlar yıktılar biz tamir ettik. Kılıçdaroğlu'na rağmen ulaştık, Bahçeli'ye rağmen ulaştık.

İhanet sürecini aynen kendisine iade ediyorum. Hep bu ülkeyi küçülttüler, 3,5 yıl iktidar oldular. Devletin bankalarını malum şebekelere peşkeş çektiler. Faizleri yüzde 7 binlere çıkarken onlara yataklık yapan da ihaneti yapan başta Sayın Bahçeli oldu.Bu anlamda ihaneti yapan varsa Bahçeli'dir Kılıçdaroğlu'dur. Sürekli olarak nasıl karıştırırız, bakın okullar karışmaya başladı. Bunların iki dili var. Buyurun şimdi Bahçeli'nin gençleri Erciyes Üniversitesi'nde karşıt görüşlü öğrencilerle vuruşmaya başladılar.

Biz seni tanıyoruz Sayın Bahçeli. Bizden önceki iktidarın borçlusu durumundasınız. Bu ülkeyi adete bitiriyordunuz. Bu millet bizi dışarı attı bizi tek başına iktidar yaptı. Ne demek vur da vuralım öl de ölelim

Sayın Kılıçdaroğlu akşam başka sabah başka. Ne dediğinin farkında değil. Dün söylediğini pişkin şekilde inkar eder.

Şanlıurfa neden dünyanın tarım merkezi olmasın. Hakkari Üniversitesi neden uluslararası üniversite olmasın. Ağrı'nın eteklerinde neden turist olmasın? anneler dağ yolunu gözetleyeceklerine okul yolu gözlemesini istiyoruz.Bırakın kepenk kapatmayı dükkânların kapıları dahi açık kalsın. Silah seslerinin yerine çocuk sesleri olsun. Bunlar hayal değil bizim hedeflerimiz. Benim milletim neden başka ülkelere gıptayla baksın. Bizim neyimiz eksik. Zengin bir tarihimiz medeniyetimiz var. Biz dünyaya nizam vermiş bir milletiz.

Biz her şeyin en iyisini hak ediyoruz. Her türlü saldırıya rağmen böyle bir Türkiye için mutlu mesut millet için çırpınıyoruz. Terör baronlarını etkisiz hale getirmek için çalışıyoruz.
10 yıl öncesi ile bugünkü bölge çok değişik. Bir değişim yaşanıyor o bölgede. Çözüm süreci daha özgür daha huzurlu bir Türkiye'nin adımıdır, kimse provoke etmeye kalkmasın. Yeter ki milletim desteğini bizden esirgemesin. Biz artık silah tüccarlarının değil milletin kazanmasını istiyoruz.

Biz çatışma kültürü değil çocukların kazanmasını istiyoruz. 1. sınıf demokrasinin önünde tek engel kalmıştır. O da çatışmacı zihniyettir. Biz 80 öncesinden belalarını ödedik, aynı yanlış yollardan vazgeçin. Okullarınızı zamanında bitirin ve bu ülkeye katkınız olsun.Vur de vuralım diyerek kan üzerinden istismar üretmek artık son bulmalıdır. Ben bu kürsüden 12 Eylül döneminde idam edilen gencecik insanları anlattım. Birileri vurun dedi, birileri öldürün dedi, gencecik fidanları söndürdüler. Gençler asıldı da kim kazandı. Hiçbir günahı olmayanlar düşman edildi de kim kazandı?Kimin kazandığını bugün çok net görüyoruz. Çatışma kültüründen beslenenler kazandı.

Kan tutkunlarına rağmen bu meseleyi çözmek zorundayız. 3 tane oy almak için gençleri tahrik etmelerine rağmen biz bu meseleyi çözmek zorundayız. Herkese sesleniyorum, Herkes gönlünü ferah tutsun, Kimse yersiz endişelere kapılmasın. Korkulara aldanmasın, prim vermesin. Öyle bir Türkiye yükseliyor ki acılar bitecek gözyaşları son bulacak. Bu Türkiye 23 Nisan 1920'de açılan Meclis'te tasavvur edilen bir Türkiye'dir, Horlama ayrı gayrı, üçüncü sınıf vatandaş olmayacak. Çatışma kültüründen beslenenler kazanmayacak. milletim söylenene değil sonuca baksın. Ağızlarından köpükler saçanlar mahçup olacak korkaklar kaybedecek, göreceksiniz millet kazanacak.

Türkiye'de dışlama olmayacak, ayrı gayrı olmayacak. İkinci-üçüncü sınıf vatandaş olmayacak. Milletim söylenene değil, yapılana baksın. Ağızlarından köpük saçarak nefretin diline esir olanlar mahcup olacak. Korkaklar ve korkutanlar kaybedecek. Milletimiz kazanacak, Türkiye kazanacak.

'Akil İnsanları tespit ettik. Yazar, akademisyen, sanatçı ve sivil toplum kuruluşu temsilerinden bir heyet oluşturduk. Bir havuz oluşturduk. 7 ayrı coğrafi bölgeye göre planlama yaptık. Kısa süre içinde bu isimleri kamuoyuna duyuracağız. Bu heyetle büyük ihtimalle Perşembe akşamı bir araya gelerek, istişarelerimizi yapacağız.

Bizim derdimiz başka, milletçe üzüm yeme gayretindeyiz. Birileri bağcıyı dövmeye gayret edecek. O dövülen bağcı bizsek, bir yere kadar sabrederiz. Ondan sonra da biz, 'Bir yanağına vur, öbür yanağına uzat', o anlayışta değiliz. Bizim bir yanağımıza vuran karşılığını bulur.'





HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı