K.Suriye’yi K.Irakla Birleştirme Projesi

Türk silahlı Kuvvetleri, 14 Haziran gecesi Kuzey Irak Bölgesi`ne yönelik “Pençe Kartal operasyonu” başlattı. İlk bakışta bu operasyonun, terör unsurlarının üs olarak kullandığı bölgeler için gerçekleştirilen sıradan bir operasyon olduğu düşünülebilir.

Şüphesiz operasyonun hedefleri arasında elbette terör yuvalarını vurmak da var.

Ancak Pençe Kartal Operasyonu, işin terör boyutunu da aşan çok daha kapsamlı bir oyunu bozmak için gerçekleştirildi. Zira bir ay öncesinde Suriye`de ilginç gelişmeler oldu.
O gelişme, Suriye`nin kuzeyi ile Irak`ın kuzeyini birbirine bağlama projesiydi. Proje için görevlendirilen kişi ise, ABD`nin DEAŞ`la Mücadele yetkililerinden William Roebuck`tı.
Her şey Şam`da Esma Esed ile Beşar Esed`in kuzeni Rami Mahluf arasında çıkan güç savaşıyla başladı. Ancak her ne kadar bu çıkar çatışması Esed ailesi çevresinde yaşanıyor gibi gözükse de, esasında güç savaşının bir tarafında Rusya, diğer tarafında İran vardı.

Tahran ile Moskova`nın bilek güreşi Esed rejimi üzerindeki hakimiyete yoğunlaşırken, Batı ve Körfez ülkeleri de Türkiye`yi Suriye`den çıkarmanın hesaplarını yapıyordu. Bu ülkelerin başında; ABD, Fransa, Arabistan, Mısır ve BAE geliyor.

Bilindiği gibi Türkiye, Zeytindalı ve Barış Pınarı harekâtları ile Suriye`nin kuzeyinde kurulmak istenen “Kürt Devleti” projesini yırtıp çöpe atmıştı.

Türkiye`nin kararlılığını gören Pentagon, K.Suriye`den çekilirken aslında “Kürt Devleti” kurma projesini Rusya`ya devretti. Nitekim ABD, boşalttığı bölgelere Rusları adeta törenle davet etti.

Rusların yapmış olduğu ilk iş, sahada kaybeden PKK/YPG`den oluşan SDG`yi Şam`la müzakereye zorlamak oldu. Ancak Esed, karşı tarafın kendisine mahkûm olduğunu görüp taviz vermeyi reddetti.

Sonuçta PKK/YPG (SDG)-Esed görüşmelerinden bir netice çıkmadı. Şam-SDG uzlaşısının suya düşmesi, ABD ve Fransa`ya “Kürt kartını” ellerine almak adına yeni bir fırsat sundu. İşte bu süreçten sonra devreye ABD`nin DEAŞ`la Mücadele yetkililerinden William Roebuck girdi…

William Roebuck`a Suriye`nin kuzeyindeki PKK/YPG (SDG) ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi`ni (ENKS) barıştırma görevi verildi. Ancak Barzani ailesine yakın ENKS, Suriye`deki iç savaşta peşmergelerinin sınır dışı edilmesi ve partinin yasaklanması nedeniyle SDG ile kavgalıydı.

Dahası ENKS, PYD/PKK (SDG) ile çatışma halinde olduğu için Türkiye tarafından destekleniyordu. İşte ABD, Fransa ve bazı Arap ülkeleri; Roebuck`ın tertibiyle kurulan müzakere masası, Türkiye`nin elinden bu kozu almak istiyordu. Amaç; PKK dahil, K. Irak`tan Suriye`ye uzanan bölgelerde faaliyet gösteren sözde tüm Kürt güçlerini birleştirmekti.

Türk İstihbaratı, ENKS-SDG görüşmelerinde ilerleme sağlandığını rapor etti. Söz konusu istihbarata göre; tüm Kürt güçleri Esed rejimi ve Suriye muhalefetine karşı ortak hareket edecek, ENKS Türkiye destekli Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonundan çekilecek ve merkezini Suudi Arabistan veya Mısır'a taşıyacaktı.

Çünkü Suriye`den çekilmeyi ajandasına alan Pentagon, bölgeden ayrılırken Irak Kürt Bölgesel Yönetimi`ne benzer bir yapıyı Suriye`nin Kuzeyinde de kurmak istiyordu. Bunun için oluşturulacak yapının temsil kabiliyetine, yani Kürtlerin birleşik cephesine ihtiyaç vardı.

İran-Rusya ve İsrail`in Suriye`deki hakimiyet mücadelesini fırsat bilen ABD ve Fransa, K.Irak bölgesiyle Suriye`nin kuzeyini birleştirme faaliyetine hız verince Tür ordusu harekete geçti.

Harekat kapsamında; olası birleşme noktalarında bulunan PKK`ya ait Haftanin, Sincar, Karacak, Kandil, Zap, Avaşin Basyan, Gara ve Hakurk`ta belirlenen 81 hedef kısa sürede imha edildi.

Mesaj açık ve netti: Bölgede ikinci bir İsrail`in kurulmasına izin vermeyeceğiz.