Önce 'Dertleniyor' dediği bakana daha sonra Cumhurbaşkanına elleriyle Kur'an-ı Kerim yazdı

-Lokman Arslan'ın ibadethanesine girişi
Televizyon Belediye Başkanı İmam Hatip Sağlık Çalışanları Öğrenciler 

--Lokman Arslan'dan detaylar
--Arslan'ın el yazmasıyla Kur'an yazması
--Lokman Arslan röp.
--detaylar

( KOCAELİ ) -- 6 ayda yazdığı Kur'an-ı Kerim'leri Cumhurbaşkanı ve Sağlık Bakanına hediye edecek- İbadethaneye çevirdiği evinin bodrumunda 32 yıldır Kur'an-ı Kerim yazıyor- El yazması Kur'an yazan kimya emeklisi Lokman Arslan:-"Sağlık Bakanımız dertleniyor, üzülüyor. O dertlendikçe bizde dertlendik"- "Evde kalınca Sağlık Bakanına ve sağlık teşkilatına Kur'an-ı Kerim yazmaya karar verdim" KOCAELİ

- Kocaeli’de Lokman Arslan adlı kimya emeklisi, ibadethaneye çevirdiği evinin bodrumunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve korona virüs sürecinde verdiği zorlu mücadele için Sağlık Bakanı Fahrettin Koca için 6 ayda el yazması Kur'an-ı Kerim yazdı. Körfez ilçesinde yaşayan Lokman Arslan (69), emekli olduktan sonra kendisini Kur'an-ı Kerim'i okumaya, anlamaya ve yazmaya adadı. Emekli olduktan sonra ibadethaneye çevirdiği evinin bodrum katında zamanının çoğunu geçiren Arslan, el yazmasıyla toplamda 8 adet Kur'an-ı Kerim yazdı. Lokman Arslan, 6 ayda tamamladığı 7'nci Kur'an-ı Kerim’i pandemi döneminde fedakarca çalışan sağlık çalışanları ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 8.'sini ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hediye etmek için hazırladı. Her gün haberlerde Bakan Koca’nın açıklamaları takip ederek hüzünlenen Arslan, hazırladığı Kur'an-ı Kerim’i ciltleyip, ulaştırması için Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt’e teslim etti. Bakan Koca’nın ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da el yazmasıyla hazırladığı 8'inci Kur'an-ı Kerim’in ciltlendikten sonra teslimini yapacak. "İlk işim Kur'an-ı Kerim’i öğrenmek oldu" Emekli olduktan sonra kendini Kur'an-ı Kerim'i anlamaya adadığını ifade eden Lokman Arslan, “Allah yoluna dönünce ilk işimiz Kur'an-ı Kerim’i öğrenmek oldu. Kur'an-ı Kerim'e merakım çok fazlaydı. Kur'an-ı Kerim’i öğrendik. Öğrendikten sonra manada verilmesi gerekiyordu. Ardından Kur'an’ın Arapçasını da öğrendim. Arapçayı da öğrendikten sonra ilerlettim. Daha sonra imam hatipte ve ilahiyat da okuyan öğrencilere öğretmeye çalıştım. Onlara öğretirken yazım da güzelleşti. Hocam da beni çok teşvik etti. Bana, ‘her gün 1 sayfa yaz, bir bakmışsın Kur'an-ı Kerim oluşmuş’ dedi.
Bu teşviklerle bir baktım ki Kur'an-ı Kerim yazmışım” dedi.
“İlk yazdığımı çocuklarıma bıraktım” İlk Kur'an-ı Kerim’i pilot kalem kullanarak yazdığını anlatan Arslan, “Onu kimseye vermiyorum, çocuklarıma bıraktım. Günlerden bir gün belediye başkanı ve müftü yanıma geldi. İlk yazdığım Kur'an-ı Kerim’in fotokopi kağıdında olmasını beğenmediler. Bana kağıt verdiler ve bir daha yazdım. Onunla birlikte 2 kitap yazmış oldum. Yazdıkça yazımın güzelleştiğini fark ettim. 2,3 derken bu 7’nciyidi de Sağlık Bakanlığı teşkilatına yazıyorum” diye konuştu.
Kur'an bakanlığa, sevabı virüsten ölenlere Çevresindekilerin, 'neden Sağlık Bakanlığına Kur'an-ı Kerim yazıyorsun?' diye sorular sorduğunu söyleyen Arslan, "Sağlık Bakanımız dertleniyor, üzülüyor. Her akşam televizyona çıkıyor, ‘şu kadar hasta var’, ‘şu kadar hasta öldü’ diye açıklama yapıyor. Bizde üzülüyoruz tabi. Kendisi de dertlendi. O dertlendikçe bizde dertlendik. Bir de evde kalınca Sağlık Bakanlığı ve sağlık teşkilatına Kur'an-ı Kerim yazmaya karar verdim. Hakikaten görünmeyen düşmanla büyük cihad ettiler. Kur'an-ı Kerim’in sevabını da korona virüsten ölenlere hediye ediyorum. Onun da duasını ettik" şeklinde konuştu.
"Erdoğan’a yazdığım Kur'an-ı Kerim'de bitti" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için de Kur'an-ı Kerim yazdığını kaydeden Arslan, "O ara herkes, ‘Sağlık bakanına yazdın. Bunu reis duyar. Sen bir de reis için yaz’ dediler. Kağıt verdiler. 2-3 ay içerisinde reis için de yazdım. O da bitti, şuan ciltleniyor. İnşallah o da bitince teslim ederler" ifadelerini kullandı. "Kur'an bir yaşamdır" Toplamda 8 adet Kur'an-ı Kerim yazdığını belirten Lokman Arslan sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevla’m ömür verirse, daha da yazmayı nasip eder inşallah. Hakikaten güzel bir şey. Kur'an-ı Kerim’i okuması güzel, yazması güzel, mana vermesi güzel, anlaması daha da güzel, yaşaması da en güzeli. Kur'an bir yaşamdır, hayattır, davadır, derttir. Dertlenmek lazım." (HFV-GY
13 Ocak 2021 Çarşamba günü yayınlandı