12 Eylül Davası (12 Eylül Belgeseli -11)

12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir - komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askeri müdahale. 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesidir. Bu müdahale ile Süleyman Demirel'in Başbakan'ı olduğu hükümet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası tamamen rafa kaldırıldı ve Türkiye siyasetinin yeniden tasarlandığı bir askeri dönem başladı. Bu dönem yaklaşık dokuz yıl sürdü. 12 Eylül 1980 ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askeri üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı.
12 Eylül Davası Süleyman Demirel Belgesel 12 Eylül Darbesi 12 Eylül 


12 Eylül Davası

12 Eylül askeri darbesine ilişkin dava nedeniyle çeşitli siyasi parti ve Sivil Toplum Kuruluşu üyeleri, Ankara Adliyesi önünde bir araya geldi. Dava nedeniyle sabah saatlerinden itibaren bir araya gelen, aralarında darbe döneminde yakınlarını kaybeden, işkence gördüğünü iddia eden ve yargılanarak hapis cezası alanların da bulunduğu çok sayıda kişi, gün boyu adliye binası önünde bekledi.

Darbe döneminde hayatını kaybedenlerin fotoğrafları ve darbe karşıtı ifadelerin yer aldığı pankart ve dövizler taşıyan gruptakiler, ' Darbecilerden hesap sorulsun ' , ' Sadece Evren değil tüm sorumlular hesap versin ' sloganları attı. 12 Eylül döneminde kaybolduğu iddia edilen Cemil Kırbayır'ın annesi 105 yaşındaki Berfo Kırbayır da Kadıköy Belediyesi'ne ait bir ambulansla, adliye binası önüne geldi. Adliye önünde pankart açanlar arasında çocuklar da görüldü. Darbe döneminde tutuklanan ve 1991 yılında şartlı salıverme yasasıyla tahliye edildikten sonra, 1993 yılında yeniden cezaevine gönderilen Tahir Canan'ın torunları 10 yaşındaki Eftelya Canan ve Umut Canan da ' dedemizin serbest bırakılmasını istiyoruz ' yazılı pankart açtı.

Gruptakilerden bazıları, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin davayı demokrasi anlamında olumlu bir başlangıç olarak değerlendirirken, bazıları da bunun yeterli olmadığını, sadece belirli kişilerden değil darbenin tüm sorumlularından hesap sorulması gerektiğini ifade etti. Darbe döneminde yargılanarak 11 yıl hapis cezası alan Orhan Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 12 Eylül döneminde işlemediği cinayet suçundan yargılandığını, o dönemde kendilerini savunamadığı için boş yere hapis yattığını savunarak, ' Bugün bu dava demokrasi adına tüm dünyaya örnek teşkil edecektir. Darbecilerin yargılanıyor olmasından çok memnunuz ' diye konuştu.

Askeri mahkemelerde yargılanarak 10 yıl hapis cezası alanlardan Mahmut Gül'ün 73 yaşındaki annesi Fatma Gül de oğlunun hapse atıldığı dönemde çok büyük sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti. Gül, ' Benim oğlum bir tavuk bile kesemezdi ama adam öldürmekle yargılandı. O dönemde eşi ve çocuğunun geçimini sağlamak için Gümüşhane'de çobanlık yapmak zorunda kaldım. Bize bunları çektirenler, bugün hesap veriyor ama asıl hesabı Allah'a verecekler ' diye konuştu.
5 Nisan 2012 Perşembe günü yayınlandı