Muharrem İnce'den de kurultay çağrısı

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na seslendi ve kurultay çağrısı yapılmasını istedi.

Muharrem İnce'den de kurultay çağrısı
CHP'de kurultay isteyen milletvekilleri arasına, grup başkanvekili Muharrem İnce de katıldı.

Meclis'te düzenlediği basın, Cumhurbaşkanı seçiminde alınan sonuca yönelik değerlendirmeler yapan İnce 'hezimet' değerlendirmesinde bulundu.


'Sadece Genel Başkanım değil bir ağabeyim' dediği Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen İnce, 'Kurultay için üç seçenek var ancak Sayın Genel Başkan partiyi kurultaya kendisi taşımalı' dedi. Ayrıca İnce'ye 'Genel başkanlığa aday olacak mısınız?' sorusu da yöneltildi.

Ülkenin içinde bulunduğu durumda Türkiye'nin kurucu gücü olan CHP çözüm üretemediğini söyleyen İnce, 'CHP umut olamıyor ve AKP'nin oluşturduğu gündemde savrulup gidiyor' diyerek şunları söyledi:

'Ben bu eleştirileri partinin yetkili organlarında da yaptım ama bu eleştierlerin yararlı olmadığını düşünüyorum. Çünkü yetkili organlar yerel ve Cumhurbaşkanı seçimleri öncesinde işlevini yitirmiştir. Bu konuşmaların hiçbir anlamı kalmamıştır...

Yetkili organlar, dayanışma, ortak akıl ve karar alma yeri olmaktan çıkmıştır. Bu organlar kimlerle alındığı belli belli olmayan kararların onay yerleri haline gelmiştir. İtiraz söz konusu değildir, sadece onay makamıdır'

'ADAYDAN KİMSENİN HABERİ YOKTU'

Seçim öncesi milletvekillerinden, il başkanlarından ve parti meclisi üyelerinden hiçbirinin aday olan kişinin ismini önermediğini söyleyen ve 'Kimsenin de haberi yoktu' diyen İnce, 'Bu eleştirilerin Cumhurbaşkanı adayının beyefendi kişiliği ve birikimiyle alakası yoktur. Türkiye kuşatılırken, CHP ortak aklı kullanmadığı için ne yazıkki yanlış kararlar vermiştir' şeklinde konuştu.

İnce'nin açıklamalarından satırbaşları

Türkiye kutuplaştı, kamplaşıyor ve bir diktatörlüğe doğru hızla ilerliyoruz. Dün hem İBB Başkanı hem Başbakan olan kişi bugün hem İBB başkanı hem Başbakan hem de cumhurbaşkanı. Bu diktatör yememize içmemize, çocuk sayımıza, dövmemize, giysimize, gösterimize karışıyor ve bunların hepsine tek başına karar veriyor. Yasama yürütme yargı medya onun tekelinde.

'KARARLARI ONAYLAMA MAKAMINA DÖNÜŞTÜ'

Geldiğimiz bu noktada Türkiye'nin kurucu gücü CHP derde derman olamıyor umut olamıyor ve AKP'nin belirlediği gündemde savrulup gidiyor. Ben bu konuşmayı partimin yetkili organalrında yapabilirdim yaptım da ama bir yararı olmadığını düşünüyorum artık.
Karar organları artık işlevini yitirmiştir.CHP'nin üst organlarında bu konuşmayı yapmanın hiçbir faydası yoktur.

Bu organlar istişare etme ve karar alma mevkileri olmaktan çıkmıştır. Bu organlar sayın genel başkanın kimlerle aldığı belli olmayan kararları onaylama makamına dönüşmüştür. Benim böyle bir ortamda itirazlarım şunadır.

1. Cumhurbaşkanı adayının tek başına belirlenmesi. Bir üç grup başkanvekiliyiz haberim TV'den oldu.

2. sayın adayın partimizin önemli bir kesimiyle kan uyuşmazlığı olabileceğini düşünmemektir.

3. Sandığa gidiş heyecanı bir coşku yaratmak yerine tıpış tıpış gideceksiniz diyerek halkla inatlaşmaktır. Seçmen sandığa koşarak gitmelidir.

4. Birinci turda çatı aday göstermek matematik bilimiyle ters düşmektir. Ben kapalı kapılar ardında şunu söylemiştim: birden fazla adayın gösterilmesi katılımı arttır ve Erdoğan birinci turda seçilemez. Arkadaşlarımızı aday gösterelim katılımı arttıralım dedim. Bunu öngörememek siyaseten cahilliktir.

Seçim sürecinde sayın başkan risk aldığını söylemiştir. Bence ortada bir yenilgi bir hezimet var. Bu ortamda amacım partimi yıpratmak değildir. Bu riskin bedeli kurultaydır. Sayın başkan partiyi kurultaya çağırmalıdır. Yarıdan bir fazla imza toplandığı anda genel başkanlık zaten düşmüş demektir. Ben abimin, sayın genel başkanımın bu duruma düşmesini istemem. Hemen istifa etmelidir. Sayın genel başkan partiyi hemen kurultaya çağırmalıdır. Ben bugün gördüğüm durum itibarıyla sayın genel başkanın böyle bir tutumda olduğunu düşünüyorum.

'YALNIZ OLDUĞUMU DÜŞÜNMEYİN'

Benim amacım ülkemin ve partimin gözlerimin önünde eriyip gitmesine çare olmaktır. Yok edilmiş iktidar olma arzusunu yeniden yaratmaktır. Gerçek partili kadrolarla birlikte birlik bütünlük duygusunu yeniden ortaya koymaktır. Benim amacım başarısızlıklarla yüzleşip CHP'yi iktidar yapmaktır. Derdimiz seçmeni tıpış tıpış sandığa göndermek değil koşa koşa aşkla heyecanla sandığa göndermektir. Bu basın toplantısın yalnız yaptığımı düşünmeyin. Benimle birlikte bu salonda CHP'nin vicdanı, iktidara susamış partinin evlatları, AKP faşizmini iliklerine kadar hisseden gözünü yaşamını kaybeden evlatlarımız var. Annelerinin hasret yakarışları var.

Benimle birlikte bu salonda zorunluluktan CHP'ye oy verenlerin umudu var. Benimle birlikte bu salonda Atatürk'ün devrimci ruhu var, İnönü'nün kararlı namuslu cesareti var, Ecevit'in dürüstlüğü var, Erdal İnönü'nün sosyal demokratlığı var, CHP'yi yeniden açıp ayağa kaldıran Deniz Baykal var. CHP ulu çınar olarak Türkiye'ye umut olmalıdır.

SORU CEVAP

ADAY OLACAK MISINIZ?


Genel başkanlığa aday olacak kişi buna kendisi karar veremez. Partimizin tüzüğünde bu yok. delegeler karar verir. Aday olunmaz aday gösterilir kişiler. Ben partim için her şeyi yaptım. Gençlik kollarından bu yana çalıştım.Parti baraja takıldığında kimse uğramazken il başkanıydım.

GRUP BAŞKANVEKİLLİĞİNDEN İSTİFA EDECEK MİSİNİZ?

Ben makam mevki peşinde değilim. Kimsenin beni uyarmasına gerek yok. ben ne zaman ne olacağını bilirim. Çok kısa süre içinde görürüsünüz zaten. Buraya yapışmış değilim. Beni kimsenin uyarmasına gerek yok.

KILIÇDAROĞLU'NU İDTİFAYA MI DAVET EDİYORSUNUZ?

Ben kurultaya çağırıyorum. Görüşmelerine katılmadığım Hüseyin Aygün'e da sahip çıkarım, ulusalcı denilen Emine Ülker Tarhan'a da sahip çıkarım. Millet hırsızlarına sahip çıkıyor ben arkadaşlarıma mı sahip çıkmayacağım. Hepsi namuslu insanlardır. Ben bir grubun temsilcisi değilim. Kanatçı manatçı değilim. Ben CHP'liyim. Bir grubun kliğin fraksiyonun adamı değilim. Ben CHP'ye ömrünü vermiş bir insanım. Partinin her kademesinde görev yapmışım.

Sayın Baykal beni milletvekili yapmıştır. Ama daha sonra ona karşı çıktığım zamanlarda bile “seni milletvekili yaptım” dememiştir. Sayın Baykal Bursa'ya bir düğüne gidecek Yalova'dan da geçecek ben de il başkanımızı arayıp 'Eski genel başkanımızı şanına uygun şekilde karşılayalım' dedim ve deniz otobüsünün kapısında karşıladık. Yüz kere gelsin bin kere gelsin aynı şekilde karşılarım. Sayın Kılıçdaroğlu'nu da aynı şekilde karşılarım. Benim partimde genel başkanlığın özel bir yeri vardır.

MHP ve CHP kendi adaylarını göstermeliydi. Hatta ve hatta toplumun farklı kesimlerinin sesini duyurmak için 20 milletvekiline de izin verilmeliydi. Ama 2. turda desteklenecek aday da önceden belli olmalıydı.

KILIÇDAROĞLU KURULTAYI TOPLAMAZSA NE OLUR

Benim bugün aldığım izlenim toplayacağı yönünde. Bu durum sayın genel başkanı üzmez partiyi kırıp dökmez. Yarıdan bir fazla imzalanırsa kurultayı toplamaya gerek yok ki fiilen genel başkanlık düşmüş olur. Sayın genel başkan bu duruma kendisini düşürmemelidir.Gene başkandan başka bu kampanya süresince benden başka miting yapan var mı? Parti yöneticisi kendisine baksın önce çalışmış mı?

“CHP'DE YAŞANANLAR AKP'DEKİ TARTIŞMALARIN ÜZERİNE ÖRTÜYOR” YORUMLARI


Adam 52 almış neden 55 alamadım diye konuşuyor biz CHP'yi tartışırsak AKP'de yaşananların üzerini örtmüşüz dersek yazık. İşte iktidar olamamanın sebebi.Her seçimde çıkmışsın karşısına yenmiş seni. Yenilgiyi tartışmak yerine gel bunu tartışalım diyene “yok ya” denir. Ayıp bu. Bu zihniyetteki birinin 250 sene iktidar olması mümkün değil.