CHP'de Dinayet'e cevap

5 Haziran 2012 Salı günü yayınlandı CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Turgut Özal ve Süleyman Demirel örneğinde olduğu gibi cumhurbaşkanlarının geride kalan partilerine hakim olamadıklarını belirterek, “Sayın Tayyip Erdoğan'ın başkanlık ya da yarı başkanlık istemesinin nedeni budur; oraya çıktığında geride kalan partisini kontrol etmek istemektedir” dedi.

Hamzaçebi, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Hamzaçebi, AK Parti Grup Başkanvekilleri Nurettin Canikli ve Mustafa Elitaş’ın ‘Başbakanın Başkan tarafından atanması’ ile ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine, iktidar partisinde başkanlık sistemine ilişkin bir görüş değişikliği ortaya çıktığını söyledi.

Başlangıçta başkanlık sistemini savunan AK Parti’nin bugün yarı başkanlık sistemini savunur hale geldiğini belirten Hamzaçebi, ABD’deki başkanlık ve Fransa’daki yarı başkanlık modelleri hakkında bilgi verdi. Hamzaçebi, Fransa’daki yarı başkanlık modelinde yarı başkanın, zaman zaman ABD örneğindeki başkandan çok daha güçlü olabildiğini ifade ederek, şunları kaydetti: ''Yarı başkanlık modelinde, başbakanı başkan atamaktadır. Parlamento ve başkan halk tarafından seçilir. Ancak başkanlık sisteminden farklı olarak başkanın parlamentoyu feshetme yetkisi vardır. Başkanlık modelinde başkanın parlamentoyu feshetme yetkisi yoktur. O nedenle başkanın parlamento karşısındaki gücü sınırlıdır. Ancak yarı başkanlık modelinde başkanın parlamentoyu fesih yetkisi olması nedeniyle başkan olağanüstü güçlüdür. İkinci olarak yarı başkanlık modelinde, parlamentodaki çoğunluğun başkanın mensubu olduğu siyasi partiden olması halinde başkan ABD’deki başkandan çok daha güçlü olabilmektedir. Çünkü başbakanı kendisi atamaktadır ve kendisiyle mensubu olduğu partinin parlamento çoğunluğu bir araya geldiğinde muhalefet diye bir şey kalmamaktadır. Yani hükümetin yarı başkanlık modeline doğru evrilmesi bir aldatmacadır. Yarı başkan, daha demokratik bir başkan değildir. Ne başkanlık ne yarı başkanlık modeli Türkiye için uygun modeller değildir.''

“ERDOĞAN, GERİDE KALAN PARTİSİNİ KONTROL ETMEK İSTİYOR”

Cumhurbaşkanlarının Özal ve Demirel örneğinde olduğu gibi geride kalan partilerine hakim olamadıklarını ve bunun da zaten olması gereken bir durum olduğunu kaydeden Hamzaçebi, “Sayın Tayyip Erdoğan'ın başkanlık ya da yarı başkanlık istemesinin nedeni budur; oraya çıktığında geride kalan partisini kontrol etmek istemektedir” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in kürtajla ilgili açıklamalarının sorulması üzerine de Hamzaçebi, “Türkiye laik bir ülkedir. İnanç, düşünce ve ifade özgürlüğünün ortaya çıktığı gelişmiş demokrasilere bakarsak, bu ülkelerin de hepsinin laik olduğunu görürüz. Laik bir ülkede hukukun kaynağı insanların, toplumun ihtiyaçlarıdır. Hukuku dini kurallarına göre düzenlemeye kalkarsanız, insanlığın varmış olduğu bu aşamayı inkar etmiş olursunuz. Dinin toplumsal hayatı düzenlediği dönemler olmuştur. Ancak o dönem krallıkların, imparatorlukların, padişahlıkların olduğu dönemdi ve iktidarın kaynağı da dindi, ilahi olarak açıklanıyordu. Türkiye laik bir ülkedir. Laik bir ülkede hukuk kuralları, toplumun ihtiyaçlarına göre düzenlenir, konuya böyle bakmak gerekir” diye konuştu

Hayatlarını Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in söylediği şekilde düzenleyecek insanların olabileceğini de belirten Hamzaçebi, “Ama unutmayalım ki bu konu günümüzde kadınlarımızın özellikle savundukları ve vazgeçmek istemedikleri bir hak olarak değerlendirilmektedir. Yasalarımız bunu düzenlemiştir; hangi halde suç olacağına karar vermiştir. Bunun tersine bir anlayışı ben doğru bulmam. Bu konuyu kadınlara bırakmayı öneriyorum ben. Kadınların konusunu erkekler tartışıyor. Kimse onlara görüşünü sormuyor. Bakalım onlar ne diyor?” dedi

Bir gazetecinin, ‘Laik bir ülkede Diyanet İşleri Başkanının fetva vermesini nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusu üzerine de Hamzaçebi, “Sayın Başkan kanun yapıcılara bir mesaj vermek istiyorsa bu yanlıştır. Hukuk devletinde kurallara, ihtiyaçlara göre düzenlenir. Hiçbir kadın isteyerek kürtaj yaptırmıyordur. Başbakan gündeme getirdiği ana kadar Türkiye'de böyle bir sorun yoktu, bir anda Türkiye'nin gündemine düştü. Binlerce yıldır acaba bu yönteme başvurması nedeniyle dinen cezalandırılan kadınlar olmuş mudur?” şeklinde konuştu

“AK PARTİ ÖZEL HAYATI DÜZENLEMEK İSTİYOR”

Bir süre önce kamuya ait gençlik kamplarında kız ve erkeklerin ayrılacağına ilişkin genelge yayınlandığını belirten Hamzaçebi, “Türkiye'de böyle bu adım atılıyorsa, Türkiye istikametini ciddi şekilde değerlendirmek zorundadır. Yarın özel hayatın bütün alanlarını düzenlemek isteyen bir AKP iktidarını karşımızda göreceğiz. Özel hayatımızın tüm alanlarına, bütün özgürlük alanlarımıza sınır getirmek isteyen bir AKP anlayışı vardır, özgürlüklerin karşısında duvar örmek isteyen bir AKP iktidarı vardır. Berlin Duvarı 1989'da yıkıldı ama 2012 yılı Türkiye’sinde AKP, bir başka duvarı özgürlükler ve özel hayat önünde örmek istemektedir. Bu duvarı toplum yıkacaktır, bu girişim ters tepecektir” diye konuştu.

MHP’NİN CHP’YE RET CEVABI

Hamzaçebi, MHP'nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Kürt sorunu ile ilgili görüşme talebine olumsuz cevap vermesi ile ilgili olarak da, “Türkiye'de bir sorun vardır. İster Kürk sorunu diyelim, ister başka isimler altında değerlendirelim. Bu sorunu görmezden gelmek, İstanbul ve Ankara'da oturduğumuz evlerde bu sorunun etkisini görmemiş olmamız nedeniyle yokmuş gibi davranmayı doğru bulmuyorum” değerlendirmesini yaptı