23 Ocak 2013 Çarşamba günü yayınlandı
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, halkın onurlu müzakere sürecine hazır olduğunu belirterek, " Bunun somut adımlarını gördükçe, adım atmaktan çekinmeyeceğiz.
Ama bu süreci tek başına hükümete de bırakmamak lazım. Beceremezler. Gerçekten beceremezler. Yol göstermemiz, doğruyu anlatmamız, ikna etmemiz lazım. AKP bu sorunu çözer rehavetine kapıldığımız anda çok kısa sürede tıkanma yaşanabilir.” dedi.
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, “Bir hükümet bu kadar güçlü iken arkasında kendi oyunu kat be kat aşan bir kamuoyu desteği varken, o hükümetin fırsatı kaçırması vicdanen, ahlaken, siyaseten bir suç olur.” dedi.
Başbakan Erdoğan’ın geçtiği her mikrofonun önünden BDP’ye ayar vermeye çalıştığını söyleyen Demirtaş, “Başbakana sormak istiyorum. Bu sorunun cevabını bekliyorum. Siz Kürtleri bir halk olarak görüyor musunuz? Bir halk olarak görmeyi ve tanımayı düşünüyor musunuz? Kardeşim, canım ciğerim, etimin tırnağı, gelinimiz, damadımız olmasının ötesinde Kürtler artık bir halk olarak görülecek mi? Bu sorunun cevabı sürecin, yaklaşımın hakkında bize net bir cevap vermiş olacak. Can ciğer olalım, kız alalım verelim de halk olacak mıyız? Bu kısma neden hiç değinmiyorsunuz. Kürt sorunu yoktur, katılıyorum. Devlet faşizmi sorunu vardır.” diye konuştu.
“Yaratılanı yaratandan ötürü sevmek güzeldir. Her yaratılanı Yaradan nasıl yarattı ise öyle kabul etmek de güzeldir.” diyen Demirtaş, Doğu’da bir şehirde yapılan çocuk parkının tabelasının yer aldığı resmi gösterdi. Diyarbakır Valiliği’nin parka verilen Kürtçe ismi red ettiğini söyleyen Demirtaş, “Seviyorsan eğer, emrindeki valinin yaratanın yarattığı bir halkın parkına bile isim koymasına nasıl karşı çıkıyorsunuz, bunu da bir anlat. Nasıl asimilasyon bitmiş?” dedi.
Demirtaş şöyle devam etti: “Bize ayar vermeye çalışacağınıza, siyasetimize sorgulamaya çalışacağınıza kullandığınız dile bir bakın. Biz sizden lütuf beklemiyoruz. Biz sizden sadaka beklemiyoruz. Bir halkın gasp edilmiş haklarının iadesini bekliyoruz. Türk’ün cebinden çıkartıp Kürt’ün cebine koyun demiyoruz. Bu süreç ilerleyecekse bunlara cevap verin. Dile üsluba dikkat edilsin derken kendi dilinize ve üslubunuza bir bakın. 10 gün içinde Başbakan’ın yaptığı açıklamaları yapsaydık medya çoktan dar ağacını kurmuştu. Zorlu bir süreç olacak ama biz kendimize ve halkımıza güveniyoruz. Barışın dili dünyanın en güzel ana dilidir. Biz buna varız, cesuruz. Ama karşımızda oyun yapmaktan, zaman kazanmaktan vazgeçmiş bir irade görmek istiyoruz. Bir halkın yüz yıllık tarihi bir sorunu bir tarafta, siyasetçilerin tarihi sorumluluğu bir taraftadır. Biz bu sorumluluğu almış bir parti olarak bütün arkadaşlarımızla çözüme hazırız. Halkımız onurlu bir müzakere sürecine hazırdır. Bunun somut adımlarını gördükçe, adım atmaktan çekinmeyeceğiz. Ama bu süreci tek başına hükümete de bırakmamak lazım. Beceremezler. Gerçekten beceremezler. Yol göstermemiz, doğruyu anlatmamız, ikna etmemiz lazım. AKP bu sorunu çözer rehavetine kapıldığımız anda çok kısa sürede tıkama yaşanabilir. Bu süreci sadece AKP’nin vicdanına merhametine bırakamayız.” Demirtaş süreçte herkesin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı .