“Sayın Bahçeli patolojik bir vaka haline geldi”
Şamil Tayyar, “Sayın Bahçeli patolojik bir vaka haline geldi. AK Parti iktidarı döneminde 9 kez seçim kaybetmiş olmasının çok ağır bir travmaya yol açtığının, artık yolun sonuna geldiğinin ve koltuğunu koruyamaz hale geldiğinin verdiği bir hırçınlıkla hakaret ediyor.” dedi.
AK Parti'nin 1. Olağanüstü Kongresine katılmayan medya mensupları hakkında da konuşan Tayyar, AK Parti'ye ve Recep Tayyip Erdoğan'a sürekli hakaret eden, küfür eden Sözcü Gazetesine ve cemaat medyasına yüklendi.
PATOLOJİK BİR VAKA HALİNE GELDİ
Ferda Yıldırım Devlet Bahçeli'nin Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın kongreye katılmasını eleştirmesini ve “Anayasa'ya savaş açtı.” sözlerini hatırlatması üzerine Tayyar, “Sayın Bahçeli benim üniversite hocamdı. İyi bir hocaydı, fakat iyi bir siyasetçi olamadı. Son dönemde Bahçeli'yi anlamakta zorlanıyorum. Agresifleşti, dili üslubu çok kötü hale geldi. Eskiden daha ılımlı bir dil kullanırdı. Seçilmiş Cumhurbaşkanımız için çok ağır ifadeler kullanıyor. Bunun bir psikolojik analizinin yapılması lazım. Zannediyorum, AK Parti iktidarı döneminde 9 kez seçim kaybetmiş olmasının çok ağır bir travmaya yol açtığının, artık yolun sonuna geldiğinin ve koltuğunu koruyamaz hale geldiğinin verdiği bir hırçınlıkla hakaret ediyor. Maalesef Sayın Bahçeli patolojik bir vaka haline geldi.” şeklinde konuştu.
Ferda Yıldırım'ın, “Cemaat medyasının bugünkü AK Parti kongresinde yer almamasını doğru buluyor musunuz?” sorusunu sorması üzerine Şamil Tayyar, “Ben gazetecilikten gelen birisiyim, Hayatım boyunca yasaklara, sınırlamalara, akreditasyonlara karşı çıkmış, bir dönem de akreditasyona uğramış birisiyim. Prensip olarak akreditasyonların doğru olmadığını düşünüyorum. Ancak son yıllarda Türkiye'de gazetecilik adı altında yürütülen faaliyetlerin önemli bir kısmının gerçek manada gazetecilik olmadığı görülüyor. Peşine düşülen ve savunulan özgürlük kavramının da basın özgürlüğü olmadığı görülüyor.” ifadelerini kullandı.
ÜSLUP YOK, EDEP YOK
Şamil Tayyar Sözcü Gazetesi'yle ilgili şöyle konuştu: “Herkes elini vicdanına koysun, Sözcü Gazetesi'ni bir ele alsın. Sözcü Gazetesi teorik olarak baktığınız zaman bir gazete, fonksiyonel olarak değerlendirdiğinizde gazete demeniz mümkün değil. 24 saat buyunca küfür eden, gazeteciliğin temel ilkelerinin hiç birine uymayan, sürekli hakaret ve iftira atan bir yazılı evraka gazete denmez. Üslup yok, edep yok, sürekli yanlış haberler yapıyorlar.”
“Bazı gazeteler ya da televizyonlar mensuplarının kongreye gelmesini doğru bulmamış. Ben de açıkçası çok doğru ve yerinde bir karar olarak düşünüyorum.” diyen Tayyar, “Keşke Türkiye'de gerçek manada bir gazetecilik faaliyeti icra edilse ve bu tür problemler hiç yaşanmasaydı. Ama böyle bir tablo yaşanıyorsa bunun birinci derecede müsebbibi kendileridir. Yani sen Samanyolu TV'de, Bugün TV'de sürekli hakaret edeceksin hiçbir kurala uymayacaksın ondan sonra kalkıp ben gazeteciyim, ben basın mensubuyum bana akreditasyon uygulayamazsın diyeceksin. Hiç kimse kendilerinden bir yandaşlık falan beklemiyor. Eleştirebilirsiniz ama iftira atmaya, hakaret etmeye hiç birinizin hakkı yok. Maalesef bugün bazı televizyonlar, bazı gazeteler gazetecilik icra etmiyor ve görsel medya görevlerini yerine getirmiyorlar.” şeklinde konuştu.