'Oruç Kalbi Sağlamlaştırıyor'
Oruç tutmanın kalp sağlığı açısından yararlı olduğu ancak kalp rahatsızlığı bulunanların ramazanda dikkatli olması gerektiği bildirildi.
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalp krizine, kalp atardamarlarında darlığa yol açan, plak adı verilen oluşumların yırtılmasının neden olduğunu belirtti.
Oruç tutmanın bu plakların kapsülünü sağlamlaştırma ve yırtılmasına engel olmada etkili olabileceğinin düşünüldüğünü ifade eden Bilal, şöyle konuştu:
"Oruç, insan vücudunda birçok organa yarar sağlar. Genel anlamda oruç tutmak kalp sağlığı açısından yararlıdır. Oruç kolesterolü de dengeler. Kanın pıhtılaşma eğilimini azaltması da diğer yararlı özelliktir. Oruç tutmak alkol ve sigaradan uzak durulması açısından da önemli."
Bilal, ramazan ayının, sigarayı bırakmak açısından da önemli olduğunu vurguladı. Sigara tiryakilerine de oruçla ilgili önerilerde bulunan Bilal, "İftardan sonra tehlikeli biçimde üst üste sigara içenlerde kalp krizi ihtimali artıyor" dedi.
Bilal, sağlıklı veya hafif derecede kalp hastalığı bulunanların oruç tutmasının yararlı olabileceğini ancak orta ya da önemli derecede kalp rahatsızlığı bulunanlar için orucun sakıncalı olabileceğini vurguladı.
- "Önce doktora gitmeli"
Bilal, kalp rahatsızlığı olanların oruç tutmadan önce doktordan izin alması ve nelere dikkat etmesi gerektiğini öğrenmesi gerektiğini söyledi.
Doktorun hastayı bu konuda bir bütün olarak değerlendirmesinin önemini dile getiren Bilal, "Kalp yetersizliği ve kalp ritmi bozukluğu olan hastaların oruç tutmaması gerekiyor. Vücutta oruca bağlı sıvı ve elektrolit kaybı da ritm bozukluğunu kolaylaştırıyor" diye konuştu.
Bilal, kalp ameliyatı geçiren kişilerin en az iki ay oruç tutmaması ve verilen diyet programına uymasının önemli olduğunu aktardı.
Yüksek tansiyonu olan ve ilaç kullanan hastaların tansiyonunun özellikle ramazanın ilk günlerinde düzensiz hale geldiğini ve genellikle yükseldiğini bildiren Bilal, şöyle devam etti:
"Doktora danışarak yapılan düzenlemelere rağmen tansiyonu kontrol altına alınamazsa hastaların orucu bırakması istenebilir. İleri derecede yüksek tansiyonu olduğu bilinen ve bu yüzden çok sayıda ilaç kullanmakta olan hastalarda oruç zaten hiç düşünülmez. Öte yandan kalp hastalarına diyet önerirken kalp hastalığının türü dikkate de alınmalıdır. Ayrıca hastanın tansiyonu, kilo verme ihtiyacı, kalp yetersizliği olup olmadığı, kolesterol seviyesi, şeker veya böbrek hastalığı mevcutsa göz önünde bulundurulmalıdır. Bu şekilde belirlenen diyet ramazan ayında da sürdürülmesi gereken diyettir."
Bilal, yağlı yemeklerin ve yemekleri hızlı yemenin de kalp krizini tetiklediğini belirterek, orucun yaz aylarına rastlamasından dolayı günlük 2 litre su tüketimine de önem vermek gerektiğini kaydetti.
Kaynak: AA
Oruç tutmanın bu plakların kapsülünü sağlamlaştırma ve yırtılmasına engel olmada etkili olabileceğinin düşünüldüğünü ifade eden Bilal, şöyle konuştu:
"Oruç, insan vücudunda birçok organa yarar sağlar. Genel anlamda oruç tutmak kalp sağlığı açısından yararlıdır. Oruç kolesterolü de dengeler. Kanın pıhtılaşma eğilimini azaltması da diğer yararlı özelliktir. Oruç tutmak alkol ve sigaradan uzak durulması açısından da önemli."
Bilal, ramazan ayının, sigarayı bırakmak açısından da önemli olduğunu vurguladı. Sigara tiryakilerine de oruçla ilgili önerilerde bulunan Bilal, "İftardan sonra tehlikeli biçimde üst üste sigara içenlerde kalp krizi ihtimali artıyor" dedi.
Bilal, sağlıklı veya hafif derecede kalp hastalığı bulunanların oruç tutmasının yararlı olabileceğini ancak orta ya da önemli derecede kalp rahatsızlığı bulunanlar için orucun sakıncalı olabileceğini vurguladı.
- "Önce doktora gitmeli"
Bilal, kalp rahatsızlığı olanların oruç tutmadan önce doktordan izin alması ve nelere dikkat etmesi gerektiğini öğrenmesi gerektiğini söyledi.
Doktorun hastayı bu konuda bir bütün olarak değerlendirmesinin önemini dile getiren Bilal, "Kalp yetersizliği ve kalp ritmi bozukluğu olan hastaların oruç tutmaması gerekiyor. Vücutta oruca bağlı sıvı ve elektrolit kaybı da ritm bozukluğunu kolaylaştırıyor" diye konuştu.
Bilal, kalp ameliyatı geçiren kişilerin en az iki ay oruç tutmaması ve verilen diyet programına uymasının önemli olduğunu aktardı.
Yüksek tansiyonu olan ve ilaç kullanan hastaların tansiyonunun özellikle ramazanın ilk günlerinde düzensiz hale geldiğini ve genellikle yükseldiğini bildiren Bilal, şöyle devam etti:
"Doktora danışarak yapılan düzenlemelere rağmen tansiyonu kontrol altına alınamazsa hastaların orucu bırakması istenebilir. İleri derecede yüksek tansiyonu olduğu bilinen ve bu yüzden çok sayıda ilaç kullanmakta olan hastalarda oruç zaten hiç düşünülmez. Öte yandan kalp hastalarına diyet önerirken kalp hastalığının türü dikkate de alınmalıdır. Ayrıca hastanın tansiyonu, kilo verme ihtiyacı, kalp yetersizliği olup olmadığı, kolesterol seviyesi, şeker veya böbrek hastalığı mevcutsa göz önünde bulundurulmalıdır. Bu şekilde belirlenen diyet ramazan ayında da sürdürülmesi gereken diyettir."
Bilal, yağlı yemeklerin ve yemekleri hızlı yemenin de kalp krizini tetiklediğini belirterek, orucun yaz aylarına rastlamasından dolayı günlük 2 litre su tüketimine de önem vermek gerektiğini kaydetti.