Ramazan'da Beslenmeye Dikkat
Afyonkarahisar Halk Sağlığı Müdürü Lütfi Akgün, düzenli beslenmenin Ramazan Bayramı'nda daha da önem kazandığını, bayram sofralarının bir ay boyunca yavaşlayan metabolizmaya ağır gelebileceğini bildirdi.
Akgün, yaptığı yazılı açıklamada, bayramı ve sonrasındaki günleri sağlıklı bir şekilde geçirmek için özellikle bayramın ilk günlerinde alınan gıdalara dikkat edilmesi gerektiği uyarısında bulundu.
Düzenli beslenmenin Ramazan Bayramı'nda daha bir önem kazandığını ifade eden Akgün, şunları kaydetti:
"Bayram sofraları bir ay boyunca yavaşlayan metabolizmaya oldukça ağır gelecek şekildedir. Güzel bir gelenek olan bayram ziyaretlerinde sofra kurulmasa da ikram boldur ve maalesef bu ikramlar da bol şekerlidir. Bir ay boyunca farklı bir beslenme düzenine alışmış olan metabolizmanın, tekrar eski beslenme düzenine uyum sağlaması için birden yemeye yüklenmemelidir. Aksi takdirde başta mide ve diğer sindirim sistemi problemleri olmak üzere pek çok hastalığa davetiye çıkarılmış olur ki çağımızın sorunu olan obezite bunlardan birisidir. Bayram boyunca ikram edilen tatlıların hepsini tüketmeyip ziyaretlere giderken yürümeyi tercih etmek bu tür rahatsızlıkların önüne geçmeye yarayan en basit önlemlerdir. Sağlıklı bir bayram ve bayram sonrası sağlıklı bir yaşam sürmek için dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde özetleyebiliriz, güne hafif bir kahvaltıyla başlanıp, öğün en az 2 en fazla 4-5 saat aralıklarla olacak şekilde ayarlanmalı, her öğünde 4 temel besin grubu yiyeceklerden yeterli miktarda alınmalı, besinler iyi çiğnenmeli ve hızlı yenmemelidir."
Ramazan ayı gibi çok sıcak günlere rast gelen bayramda sıvı ve özellikle su tüketiminin büyük önem taşıdığına dikkati çeken Akgün, suyun yerini meşrubat, gazlı ve kafeinli içeceklerin tutmayacağını, günlük ortalama 2-2,5 litre su tüketilmesi gerektiğini tavsiye etti.
Şeker, kalp ve yüksek tansiyon hastalarıyla kronik hastaların, sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermelerinin önemli olduğuna değinen Akgün, şöyle devam etti:
"Sıfır 12 yaş grubu bebek ve çocukların, büyüme ve gelişime katkısı olmayan, boş kalori kaynağı şeker ve şekerli besinlerden uzak tutulmaları, bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi gerekmektedir. Ağır şerbetli tatlılar yerine hafif sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Ramazan boyunca önerilen sahur yemekleri ramazan sonrası gece yemek seklinde sürdürülmemeli, gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinlerin tüketimi tercih edilmelidir. Ramazan boyunca yavaşlayan metabolizma hızını arttırmak için hafif fiziksel aktiviteler yapılabilir. Sindirim sisteminin rahat çalışması, kabızlık gibi sorunlar yaşanmaması için bol lifli sebze ve meyveler tüketilmelidir."
Kaynak: AA
Düzenli beslenmenin Ramazan Bayramı'nda daha bir önem kazandığını ifade eden Akgün, şunları kaydetti:
"Bayram sofraları bir ay boyunca yavaşlayan metabolizmaya oldukça ağır gelecek şekildedir. Güzel bir gelenek olan bayram ziyaretlerinde sofra kurulmasa da ikram boldur ve maalesef bu ikramlar da bol şekerlidir. Bir ay boyunca farklı bir beslenme düzenine alışmış olan metabolizmanın, tekrar eski beslenme düzenine uyum sağlaması için birden yemeye yüklenmemelidir. Aksi takdirde başta mide ve diğer sindirim sistemi problemleri olmak üzere pek çok hastalığa davetiye çıkarılmış olur ki çağımızın sorunu olan obezite bunlardan birisidir. Bayram boyunca ikram edilen tatlıların hepsini tüketmeyip ziyaretlere giderken yürümeyi tercih etmek bu tür rahatsızlıkların önüne geçmeye yarayan en basit önlemlerdir. Sağlıklı bir bayram ve bayram sonrası sağlıklı bir yaşam sürmek için dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde özetleyebiliriz, güne hafif bir kahvaltıyla başlanıp, öğün en az 2 en fazla 4-5 saat aralıklarla olacak şekilde ayarlanmalı, her öğünde 4 temel besin grubu yiyeceklerden yeterli miktarda alınmalı, besinler iyi çiğnenmeli ve hızlı yenmemelidir."
Ramazan ayı gibi çok sıcak günlere rast gelen bayramda sıvı ve özellikle su tüketiminin büyük önem taşıdığına dikkati çeken Akgün, suyun yerini meşrubat, gazlı ve kafeinli içeceklerin tutmayacağını, günlük ortalama 2-2,5 litre su tüketilmesi gerektiğini tavsiye etti.
Şeker, kalp ve yüksek tansiyon hastalarıyla kronik hastaların, sürdürdükleri diyete bayram süresince de özen göstermelerinin önemli olduğuna değinen Akgün, şöyle devam etti:
"Sıfır 12 yaş grubu bebek ve çocukların, büyüme ve gelişime katkısı olmayan, boş kalori kaynağı şeker ve şekerli besinlerden uzak tutulmaları, bu tür besinlerin tüketiminden sonra diş temizliğine özen gösterilmesi gerekmektedir. Ağır şerbetli tatlılar yerine hafif sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Ramazan boyunca önerilen sahur yemekleri ramazan sonrası gece yemek seklinde sürdürülmemeli, gece öğününde meyve, yoğurt gibi besinlerin tüketimi tercih edilmelidir. Ramazan boyunca yavaşlayan metabolizma hızını arttırmak için hafif fiziksel aktiviteler yapılabilir. Sindirim sisteminin rahat çalışması, kabızlık gibi sorunlar yaşanmaması için bol lifli sebze ve meyveler tüketilmelidir."