Hava Sıcaklıkları Artıyor, Böbrek Taşı Riskine Dikkat

Böbrek taşı riski, hava sıcaklıklarının yükselmesiyle birlikte artış gösteriyor.


Konuyla ilgili bilgi veren Biosan sorumlu hekimi uzman Dr Okan Gökhan, böbrek taşı riski için ağırlıklı olarak sıcak iklimin yoğunlukla hissedildiği güney ve güneydoğu bölgelerine dikkat çekti. Bu bölgelerde böbrek taşı görülme sıklığı batı bölgelerimizden fazla dedi.

Biosan Sorumlu Hekimi uzman Dr Okan Gökhan’a göre, sıcak hava böbrek taşına zemin hazırlayan nedenlerden biri. Hava sıcaklığının arttığı şu günlerde Biosan Sorumlu Hekimi Dr Okan Gökhan, sıcak havada vücuttaki suyun terleme yoluyla daha çok dışarı atılmasının idrarı azalttığını, bunun da böbrekte taş oluşmasına zemin hazırladığını söyledi.

BU BELİRTİLER CİDDİYE ALINMALI
Gece çok sık idrara kalkmanın, bulantı, kusma ve idrarın hafif kanlı olmasının böbrek taşı belirtisi olabileceğine dikkati çeken Dr Gökhan, “Eğer, ağrı bir kaç günden uzun sürerse, idrar yaparken şiddetli yanma, yüksek ateş gibi belirtiler olursa hemen bir uzmana başvurulması gerekir” uyarısında bulundu.

TÜRKİYE'DE BÖBREK TAŞI HASTALARININ %17'Sİ ÇOCUKLAR
Ülkemizde görülen böbrek taşı hastalarının %17'si çocuklardan oluşuyor. Bu oran Avrupa'da çok daha düşük. Metabolik bozukluklar, idrar yolları ve böbreklere ait yapısal bozukluklar olduğunda taşların tekrarlama olasılığı da artıyor.

TEKRARLAYAN İDRAR YOLU ENFEKSİYONU TAŞ HABERCİSİ OLABİLİR
Çocuklarda ve yetişkinlerde tekrar eden idrar yolu enfeksiyonları, böbrek taşı habercisi olabilir. Özellikle ebeveynlerin bu konuda çok duyarlı olmaları gerekiyor. Okul öncesi çocuklarda huzursuzluk, huysuzluk, ayaklarını karnına çekerek cenin pozisyonunda ağlamalar, karın ağrısı tespit ettiğinizde hemen konusunda uzman bir hekime başvurulmalı.

ÇOCUKLARDA TAŞ OLUŞUMU ÖNLEMEK İÇİN
Biosan sorumlu hekimi uzman Dr. Okan Gökhan'a göre günlük hayatımızda böbreklerde taş oluşumunu azaltmak için uygulayabileceğimiz en kolay ve en etkili yöntem bol su tüketmektir. Özellikle çocuklar yetişkinlerden daha yüksek oranda suya ihtiyaç duyarlar.

Çocukların günlük sıvı ihtiyaçları:
1-8 yaş arasındaki çocuklar: 1-1,5 litre
9-13 yaş arasındaki çocuklar: 2-2,5 litre
14-18 yaş arasındaki çocuklar: 2,3-3 litre
TÜRKİYE NÜFUSUNUN % 10'UNDA TAŞ VAR
Endüstrileşmiş toplumlarda taş görülme sıklığı % 5 civarında olmasına rağmen ülkemizde bu oran yaklaşık % 10'dur. Son zamanlarda taş oluşumunda artış olduğu gözlenmektedir. Bunda yiyecek alışkanlıklarındaki toplumsal seçimlerin değişikliği kadar, taş belirleme teknolojilerinin geldiği düzeyde etkendir. Günümüzde ilerleyen teknoloji ile hastalıklar çok erken dönemde belirlenebilmektedir.

"RAMAZANDA BÖBREK TAŞI OLANLAR BESLENMELERİNE DİKKAT ETMELİ"
Böbreklerinde taşı olan hastaların özellikle Ramazan ayında beslenmesine dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Biosan Sorumlu Hekimi Dr. Okan Gökhan, “Böbreklerinde taş riski olan hastalarda beslenme çok önemlidir. Ancak beslenmede yapılan yanlışlar nedeniyle taş sorunu sıklıkla tekrarlar. Özellikle ülkemizde bol miktarda tüketilen çay, tuzlu yiyecekler, hayvansal kaynaklı proteinin günlük beslenmede önemli yer tutması ve özellikle yetersiz sıvı tüketilmesi taş oluşumunu kolaylaştıran önemli faktörlerdir” dedi.

Gökhan, Ramazan aylarında böbreklerinde taşı olan hastaların oruç tutma konusunda doktora danışmalarını, oruç tutanların ise günlük sıvı alınımına dikkat etmelerini, sıcak günlerde ter ile sıvı kaybından olabildiğince kaçınmalarını önerdi.

“GÜNDE 2.5-3 LT SIVI TÜKETİLMELİ”
Böbrek hastalarında su tüketimi büyük önem taşır. Özellikle tekrarlayan taşlarda veya her iki böbreği birden tutan çoklu taşlarda genellikle yeterli miktarda su tüketilmediği görülür. Günlük sıvı tüketiminin günde en az 2 litre idrar çıkaracak miktarda (kış aylarında 2-2,5 litre, yaz aylarında 2,5-3 litre) olması arzu edilir. Alınan sıvının en az yarısının su olmasını ve sıvı alımının gün içine dengeli olarak dağıtılmasını önerilir. Böylelikle idrar yoğunluğunun artması önlenerek taş oluşum riski azaltılabilir.

Böbrek taşı olanlar; Siyah çayı ve kahveyi az tüketmeli, bol su içmeli, tuzu azaltmalı, yeterli kalsiyum almalı, aşırıya kaçmamalı,,alkolden uzak durmalı, hayvansal kaynaklı protein alımına dikkat etmeli, C vitamini kullanımını sınırlamalı, orta derecede günlük egzersiz yapmalı.
Kaynak: İHA