12 Eylül Dönemindeki İşkence İddiaları
Kırklareli'nde, 12 Eylül 1980 darbesi sırasında işkence yaptığı iddia edilen 5 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Kırklareli Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına, davacı İbrahim Gezer, İsmet Çekmen, Şevki Konur, Birol Taşoğlu, İzzet Dülger, Recai Özen, Çetin Vural, Mustafa Erişen, Erdoğan Öner ve Metin Koç ile tutuksuz yargılanan sanıklar emekli albay O.P, emekli yüzbaşı R.K, emekli başkomiser Ş.Ö. ile polis memuru C.D. katıldı.
İddianamenin okunduğu duruşmada, emekli albay O.P'nin savunması dinlendi.
O.P. savunmasında iddiaları kabul etmediğini belirterek, 12 Eylül darbesiyle gözaltın alınan şüphelilerin askeri birlikte tutulduğunu söyledi.
Müşteki avukatlarından Ömer Kavili, O.P'ye, "Dün akşam ne yediniz, ranza, kitap, daktilo gördünüz mü, sorgu odasını gördünüz mü, beylik silahınızın rengi nedir" gibi sorular yöneltti. O.P. soruları yanıtsız bırakırken Kavili, mahkeme salonuna getirdiği falakayı O.P'ye göstererek aleti bilip bilmediğini sordu.
Mağdur ve sanıkların 12 Eylül döneminde yaşananları anlattığı duruşma, evrakların incelenmesi ve delil toplanması için 7 Kasım Cuma gününe ertelendi.
- "Darbeciler hesap verecek"
Avukat Kavili, duruşma sonrasında yaptığı açıklamada, duruşmanın, 34 yıl önce işkence yapanların, yaptıklarıyla yüzleştikleri bir gün olduğunu söyledi.
Suçluların bugüne kadar soruşturulmama rahatlığı içinde olduklarını belirten Kavili, mahkemeye savunma delilleriyle geldiklerini vurguladı.
Davada 4 sanığın hazır bulunduğunu, 1 sanığın ise sağlık problemleri nedeniyle gelmediğini dile getiren Kavili, "Ortada bir insanlık suçu var. Biz bunun peşinde olacağız. Darbeciler, hesap vereceklerdir. Mahkeme heyeti hukuk dışı davranmıştır. Saat 14.00'de başlaması gereken mahkeme 17.00'de başlamıştır. Sorgumuzu yarıda kesti mahkeme heyeti. Adalet Bakanlığı yetkililerine sesleniyoruz. Yargılama usullerini bozmayın" diye konuştu.
- "Referandumdan sonra hak doğdu"
Darbe döneminde işkence gördüğünü öne sürenlerden Çetin Vural ise 1982 Anayasası'ndaki 15. maddeden dolayı bugüne kadar dava açamadıklarını, referandum sonrasında maddenin değişmesiyle kendilerine dava açma hakkı doğduğunu söyledi.
19 Eylül 1980'de bir gece çeşitli bahanelerle düzenlenen operasyonda kendisiyle, 49 kişinin gözaltına alındığını ve Pınarhisar 86. Piyade Alayı'nda işkence gördüklerini öne süren Vural, şöyle konuştu:
"Alayda bizlere çeşitli işkence yöntemleri uygulandı. 49 kişinin tamamı işkenceden geçti. O dönem 86. Piyade Alay Komutanı olan Albay O.P, yüzbaşı A.B, polis memuru C.D, komiser Ş.Ö. ile polis memuru R.K. bize sırayla her türlü işkenceyi yaptılar. Biz 34 yıl sonra bunun hesabını sormak için dava açtık. Bu Türkiye demokrasisinde bir mücadeledir. Yargılanmaz diyenler, yargılandılar, kesinlikle ceza alacaklar. Hukuka güveniyoruz.''
Konuşmaların ardından duruşmaya katılan davacılar, "Darbeciler hesap verecek", "İşkenceciler halka hesap verecek" şeklinde sloganlar attı.
Açıklamanın ardından avukat Kavili, müştekilerinin işkencede kullanıldığını iddia ettiği falakayı basın mensuplarına gösterdi.
Kaynak: AA
İddianamenin okunduğu duruşmada, emekli albay O.P'nin savunması dinlendi.
O.P. savunmasında iddiaları kabul etmediğini belirterek, 12 Eylül darbesiyle gözaltın alınan şüphelilerin askeri birlikte tutulduğunu söyledi.
Müşteki avukatlarından Ömer Kavili, O.P'ye, "Dün akşam ne yediniz, ranza, kitap, daktilo gördünüz mü, sorgu odasını gördünüz mü, beylik silahınızın rengi nedir" gibi sorular yöneltti. O.P. soruları yanıtsız bırakırken Kavili, mahkeme salonuna getirdiği falakayı O.P'ye göstererek aleti bilip bilmediğini sordu.
Mağdur ve sanıkların 12 Eylül döneminde yaşananları anlattığı duruşma, evrakların incelenmesi ve delil toplanması için 7 Kasım Cuma gününe ertelendi.
- "Darbeciler hesap verecek"
Avukat Kavili, duruşma sonrasında yaptığı açıklamada, duruşmanın, 34 yıl önce işkence yapanların, yaptıklarıyla yüzleştikleri bir gün olduğunu söyledi.
Suçluların bugüne kadar soruşturulmama rahatlığı içinde olduklarını belirten Kavili, mahkemeye savunma delilleriyle geldiklerini vurguladı.
Davada 4 sanığın hazır bulunduğunu, 1 sanığın ise sağlık problemleri nedeniyle gelmediğini dile getiren Kavili, "Ortada bir insanlık suçu var. Biz bunun peşinde olacağız. Darbeciler, hesap vereceklerdir. Mahkeme heyeti hukuk dışı davranmıştır. Saat 14.00'de başlaması gereken mahkeme 17.00'de başlamıştır. Sorgumuzu yarıda kesti mahkeme heyeti. Adalet Bakanlığı yetkililerine sesleniyoruz. Yargılama usullerini bozmayın" diye konuştu.
- "Referandumdan sonra hak doğdu"
Darbe döneminde işkence gördüğünü öne sürenlerden Çetin Vural ise 1982 Anayasası'ndaki 15. maddeden dolayı bugüne kadar dava açamadıklarını, referandum sonrasında maddenin değişmesiyle kendilerine dava açma hakkı doğduğunu söyledi.
19 Eylül 1980'de bir gece çeşitli bahanelerle düzenlenen operasyonda kendisiyle, 49 kişinin gözaltına alındığını ve Pınarhisar 86. Piyade Alayı'nda işkence gördüklerini öne süren Vural, şöyle konuştu:
"Alayda bizlere çeşitli işkence yöntemleri uygulandı. 49 kişinin tamamı işkenceden geçti. O dönem 86. Piyade Alay Komutanı olan Albay O.P, yüzbaşı A.B, polis memuru C.D, komiser Ş.Ö. ile polis memuru R.K. bize sırayla her türlü işkenceyi yaptılar. Biz 34 yıl sonra bunun hesabını sormak için dava açtık. Bu Türkiye demokrasisinde bir mücadeledir. Yargılanmaz diyenler, yargılandılar, kesinlikle ceza alacaklar. Hukuka güveniyoruz.''
Konuşmaların ardından duruşmaya katılan davacılar, "Darbeciler hesap verecek", "İşkenceciler halka hesap verecek" şeklinde sloganlar attı.
Açıklamanın ardından avukat Kavili, müştekilerinin işkencede kullanıldığını iddia ettiği falakayı basın mensuplarına gösterdi.