Termal Turizm Hem Huzur Hem Şifa Dağıtıyor

ŞENAY ÜNAL -Türkiye'de sayıları giderek artan termal tesisler, soğuk havaların yüzünü göstermeye başladığı şu günlerde hafta sonu tatilini dinlenerek geçirmek isteyenleri bekliyor.

Tedavi amaçlı kullanılan ve ciddi turizm potansiyeli sunması dolayısıyla eskiden hamamlarda veya kaplıcalarda yürütülen bu hizmet, artık birçok imkanın sunulduğu ''komplekslere'' dönüşen termal tesislerde veriliyor.
Tesislerde, hem hastalıkların tedavisi için doğal yolları içeren alternatifler hem de konforlu bir tatil fırsatı sunuluyor.
Termal kaynaklar ve tesis sayısıyla öne çıkan Afyon'da konaklamak geceliği 119-200 lira, Denizli ile Pamukkale'de 100-120 lira, Bolu'da 99-150 lira, İzmir ve Çeşme'de 90-225 lira, Kütahya ve Balıkesir'de 124-146 lira, Bursa ve Yalova'da 113-297 lira, Ankara Kızılcahamam'da 188-320 lira arasında değişiyor.
Yarım ve tam pansiyon seçeneklerinin bulunduğu tesislerde, uzman doktorlar ve fizyoterapistler de 7 gün 24 saat görev yapıyor.
-Termal tesislerden örnekler
İçinde SPA merkezi bulunan bazı termal tesisler ve kullandıkları suyun özellikleri ise şöyle:
Türkiye'nin en önemli termal kaynaklarına sahip şehirlerden biri olan Afyonkarahisar'da, şifalı suyun, romatizmadan eklem hastalıklarına, deri, fıtık, safra kesesi, böbrek-idrar yolu, eklem sertlikleri, kaslar, kırıklar, mide ve bağırsaklarla ilgili rahatsızlıklar ile nörolojik durumlara kadar birçok alandaki hastalığın tedavisine destek sağladığı iddia ediliyor. Buradaki tesislerin fizik tedavi merkezilerinde fizik, rehabilitasyon, hidroterapi, bel-boyun fıtığı ve kas güçlendirme egzersizleri ve kürleri de uygulanıyor.
-Sağlıklı ve güzel bir cilt isteyenlerin adresi
Bazı tesislerde ise güzellik ve daha sağlıklı bir yaşam için farklı bakım kürleri de bulunuyor.
Denizli'deki tesislerde kullanılan suyun kas ve eklem dokularının fizyolojik düzenlenmesi, dejenaratif hastalıklar, kronik romatizmal hastalıklar, vertebral problemler, eklem dışı problemler, nörolojik ve ortopedik rehabilitatif durumlar, alerjik egzama, stres-anksiyete-nedensiz baş ağrıları-iştahsızlık gibi yakınmalara iyi geldiği öne sürülüyor.
Kütahya'daki otellerde 43 derecedeki florürlü, mineralli termal suyun, romatizmadan, uzun süreli hareketsiz kalmaya neden olan hastalıklara kadar yardımcı tedavi sunduğu iddia ediliyor.
-Hücre ölümünden yaşlanmaya
Hatay'da tesislerin kullandıkları termal suyun eklem hastalıkları, romatizmal hastalıklar, kronik bel ağrısı, inme, sinirsel ağrılar, ortopedik ameliyat ve kırıklar sonrası dönem tedavisi, sedef, alerjik cilt hastalığı, akne, apesifik olmayan inflamatuar jinekolojik hastalıklar, kasık ve alt karın ağrıları, periferik damar hastalığı, esansiyel hipertansiyon, guatr, astım, bronşit, larenjit, farenjit, sinüzit gibi hastalıkların tedavisinde alternatif destek sunduğu ve ayrıca hücre ölümünü azaltıp, yaşlanma etkilerini geciktirdiği savunuluyor.
İçinde radon gazı bulunan Nevşehir Kozaklı'daki suların ise hem vücut tarafından daha kolay emildiği hem de özellikle ameliyat sonrası iyileşme döneminin hızlı gerçekleşmesine neden olduğu kaydediliyor.
-Başkente yakın tatil fırsatları
Ankara'nın önemli mesire alanlarından ve termal merkezlerinden olan Kızılcahamam ilçesi de büyük küçük farklı tesislerle misafirlerine sağlık ve huzur dolu bir tatil vaat ediyor. Yöredeki termal suyun sıcaklığı 38-41 derece arasında değişiyor. Suyun sağlık açısından diğer bölgelerdeki hastalıklarla aynı şekilde tedavi desteği sağladığı belirtiliyor.
Öte yandan kaplıcalarda termal mineralli sulardan sonra en sık kullanılan diğer bir tedavi unsuru ise sudan biraz daha farklı sıcaklığa bağlı fiziksel özellikleri barındıran şifalı çamurlar oluyor. Ayrıca Türkiye'de birçok kaplıcada şifalı su ve banyo terapisi de uygulanabiliyor.
Kaynak: AA