'Türkiye'de Her Beş Kişiden Biri Koah'

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Bölümü İç Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Adile Berna Dursun,

Dursun, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığının (KOAH) ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğunu, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın kamuoyu tarafından yeterince bilinmediğini belirtti.

Toplumda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH görüldüğünü ifade eden Dursun, "Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda ülkemizde bulunan üç ile beş milyon arasında KOAH'lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir" dedi.

Türkiye'de solunum sistemi hastalıklarının, tüm ölümler içerisinde en sık görülen dördüncü ölüm nedeni olduğuna dikkati çeken Dursun, "Bu ölümlerin yüzde 61,5'i KOAH nedeniyledir. KOAH gelişimi için tüm dünyada en yaygın görülen risk faktörü sigara dumanıdır. Sigara içenler, içmeyenlere göre daha fazla solunumsal şikayetlerine, daha fazla solunum fonksiyon kaybına ve daha yüksek KOAH ölüm oranlarına sahiptir" diye konuştu.

Dursun, hastalığın önlenmesi ve ilerlemesinin engellenmesi için fiziksel aktivitenin artırılması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"KOAH'da en sık görülen yakınmalar nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarmadır. KOAH'ın tanısı, basit ve ağrısız bir test olan nefes ölçüm testiyle kolayca konabilmektedir. KOAH'ın erken tanısı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır. Bu nedenle 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan, meslek ya da çevresel nedenlerle tozlu ortamlarda bulunan kişilerde müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp nefes ölçüm testi yaptırması gerekir."
KOAH'lı bir hastanın yapması gereken ilk işin sigarayı bırakmak, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulmak, grip ve zatürre aşılarını yaptırmak olduğunu belirten Dursun, sağlığın iyileştirilmesi ve korunması için haftanın en az beş günü otuzar dakika orta yoğunlukta fizik aktivite önerildiğini kaydetti.

Kaynak: AA