Zorlu Kış Şartlarında Gözünüzü Riske Atmayın

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Kemal Türkyılmaz, "Kuru göz şikayeti kışın en çok rastladığımız göz hastalığıdır" dedi.

Türkyılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kış aylarında insan vücudunda değişim meydana geldiğini, değişime adapte olma süresince vücudun dışarıdan gelebilecek tehlikelere açık olduğunu, gözün de bu değişimden belli oranda etkilendiğini belirtti.

Kuru göz şikayetinin kış aylarında artan bir rahatsızlık olduğunu ifade eden Türkyılmaz, "Kişiler soğuk havalarda daha çok klimalı, kaloriferli veya sobalı ortamlarda oturmaktadır. Bu da ortamının nemini kurutmakta ve azaltmaktadır. Kuru göz şikayeti kışın en çok rastladığımız göz hastalığıdır" diye konuştu.

Alınacak küçük tedbirlerle birçok sorunun önüne geçilebileceğini vurgulayan Türkyılmaz, "Göz kuruluğu şikayeti olanlar kış aylarında özellikle nemli ortamlarda daha rahat etmektedir. Bu yüzden klimalı, kaloriferli ortamda nemlendirici bulundurması, sobalı evlerde oturanlar için sobanın üzerinde kap içerisine su bulundurması önemlidir. Peteklere asılacak ufak su kapları havanın nemlenmesini sağlayarak göz ve ağız kuruluğu gibi sorunların azalmasını sağlayacaktır" ifadelerini kullandı.
-Kış güneşine aldanmayın
Türkyılmaz, kişilerin güneş gözlüğünü daha çok yazın kullandığını belirterek, "Güneş gözlüğü hem yazın hem de kışın kullanılması gereken bir aksesuardır. İnsanlar kış güneşine aldanmaktadır. Zayıf görünen ışığa bakıldığı zaman insanların gözü daha çok etkilenmektedir. Özellikle güneşin doğuşu ve batışında insanların çıplak gözle güneşe bakmasını istemiyoruz. Güneş gözlüğü kullanılmasını tavsiye ediyoruz" dedi.

Güneş gözlüğünün lüks değil ihtiyaç olduğunu kaydeden Türkyılmaz, "Sürücüler, balıkçılar, yaz kış yolda olanlar, sabah ve akşam saatlerinde güneş ışığına maruz kalan insanların ultraviyole ve polarize kaplamalı gözlük kullanmaları bu kişilerin faydasına olacaktır. Bu onların göz sağlığını koruduğu gibi daha kaliteli görmelerini sağlayacaktır. Zorlu hava şartlarında gözlük bir aksesuar değil ihtiyaç olarak görülmelidir" diye konuştu.

-Sık sık ellerinizi yıkayın
Halk arasında göz nezlesi olarak bilinen hastalığın çok bulaşıcı olduğuna dikkati çeken Türkyılmaz, şöyle devam etti:
"Göz nezlesi insanların bir hafta, on gün iş yaşamından, okulundan uzakta kalmasına sebep olur. Özellikle kış aylarında göz nezlesi geçirdiği düşünülen insanlardan bir şekilde uzaklaşmak gerekir. Bu tamamen ayrılmak, izole olmak değil, onların kullandığı eşyaları kullanmamak ya da onlara temas ettiğimizde ellerimizi yıkamak çok önemlidir. El yıkamak aslında tedavide en önemli yöntemdir. Ayrıca kış aylarında gözlerde ve göz kapaklarında özellikle sivilce tarzında enfeksiyonlar olabilir. Buda yine vücut direncinin düşmesine bağlıdır."
Alınacak küçük tedbirlerin büyük sorunların önüne geçtiğini ve yaşam kalitesini artırdığını dile getiren Türkyılmaz, "Günlük hayatımızda dikkat edeceğimiz bazı şeyler hayatımıza olumlu yönde etkileyecektir. Yeter ki; yaşam kalitemizin değerini bilerek, ufak ayrıntıları aksatmayalım. Kış aylarında ellerimizi yıkamak göz nezlesinden, nemli ortamlar göz kuruluğundan, ultraviyole ve polarize kaplamalı güneş gözlükleri göz yaşı kanal tıkanıklığından insanları korur" diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA