Van'daki El Kaide Davası
Van'da "El Kaide terör örgütüne üye olmak" iddiasıyla tutuklu yargılanan 4 sanık tahliye edildi.
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Abdullah Koç, Ekrem Müküz, Ümit İlaçoğlu ve İbrahim Şen ile yakınları ve avukatları katıldı.
Tutuksuz yargılanan Şükrü Çiçek ve Orhan Yaşar ise duruşmada yer almadı.
Mahkemeye gelen evrakların okunmasıyla başlayan duruşmada, mahkeme başkanı, sanıklardan Şen'in kullandığı iddia edilen sahte kimliği kontrol ederek kimlikteki fotoğrafın kendisine ait olup olmadığını sordu.
Şen, 2006 yılında burnundaki kırıktan dolayı estetik ameliyatı olduğunu ve burnundaki kemiği aldırarak küçülttürdüğünü anlatarak, ameliyattan sonra bankaya gittiğini ve orada da fotoğrafın kendisine ait olmasına rağmen para çekemediğini ve polisler tarafından yapılan incelemelerin ardından bankadan ayrılabildiğini söyledi.
- "PKK tarafından hedef gösteriliyoruz"
Şen'in ardından söz alan sanıklardan İlaçoğlu ise daha önceki duruşmada savunmasını yaptığını anımsatarak, 15 yaşından küçük 4 çocuğunun bulunduğunu ve uzun süredir tutukluğu nedeniyle mağdur olduklarını belirtti.
Hiçbir zaman insanları şiddete yönlendiren bir çağrısının olmadığını dile getiren Şen, şöyle konuştu:
"Son zamanlarda İslami düşüncede yaşayan insanlar olarak PKK tarafından hedef gösteriliyoruz. Bu nedenle mağdur olan ailelerimizin yanında olmak istiyoruz. Bu güne kadar en ufak taşkınlık, yakma, yıkma eylemlerinde bulunmadım. 20 yıldır aynı zihniyetteyim ve bu süre boyunca ne El Kaide terör örgütü ne de diğer terör örgütleriyle bağlantı halinde olduğuma dair bir belge elde edilememiştir. Savunduğum görüşlerden dolayı insanları şiddete teşvik ettiğime dair bir delil söz konusu değildir. Son zamanlarda kurduğumuz dernek aracılığıyla yürüttüğümüz faaliyetler, PKK'nın doğu halklarını dinsizleştirme hedefine engel olmaya dönüktür. Hiç kimsenin Suriye'ye gitmesine müsaade etmedim, etmem de. Esed'in kullandığı varil bombalarıyla kimsenin ölmeyi hak ettiğini düşünmüyorum. Tahliyemi talep ediyorum."
Diğer sanıklar da ailelerinin mağdur edildiğini ve uzun süredir tutuklu bulunduklarını belirterek, tahliyelerini talep etti.
Cumhuriyet savcısı da mevcut delil durumu, hukuki açıdan sanıkların lehine değişikliğin bulunmadığı, henüz tam olarak toplanmayan delillerin bulunduğu gerekçeleriyle sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Müvekkillerinin uzun süren tutukluluk süresi nedeniyle mağdur olduğunu kaydeden Okan Kadir Bektaş, savunmasında şu ifadelere yer verdi:
"Özellikle son zamanlarda yaşanan kaos ortamı nedeniyle müvekkillerimin aileleri mağdur durumdadır. Bu süreçte müvekkillerin ailelerin yanında olması gerekiyor. Zaten dernek faaliyetleri düzenli olarak kanunlara uygun olarak ilgili kurumlara bildirilmektedir. Dosyada müvekkillerimizin lehine olan deliller de dosyada mevcuttur. Bu nedenle müvekkillerimizin mahkeme heyetinin uygun göreceği şekilde tahliyelerini talep ederiz."
Tüm savunmaların yapılmasının ardından duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk süresini ve suç vasfının sanıkların lehine değişme ihtimalini göz önünde bulundurarak, tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerine karar verdi.
- İddianameden
Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube ekiplerince 14 Ocak 2014'te Van, Adana, Gaziantep, İstanbul, Kilis ve Kayseri'deki eş zamanlı operasyonlarda tutuklanan 6 kişi hakkında, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "resmi belgede sahtecilik" ve "6136 sayılı yasaya muhalefet" suçlarından 15 ila 22,5 yıl arasında değişen hapis cezası istemiyle dava açıldı.
6 Ağustos'ta görülen davanın ilk duruşmasında sanıklardan Şükrü Çiçek ile Orhan Yaşar'ın tutuksuz yargılanmasına, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmişti.
Kaynak: AA
Tutuksuz yargılanan Şükrü Çiçek ve Orhan Yaşar ise duruşmada yer almadı.
Mahkemeye gelen evrakların okunmasıyla başlayan duruşmada, mahkeme başkanı, sanıklardan Şen'in kullandığı iddia edilen sahte kimliği kontrol ederek kimlikteki fotoğrafın kendisine ait olup olmadığını sordu.
Şen, 2006 yılında burnundaki kırıktan dolayı estetik ameliyatı olduğunu ve burnundaki kemiği aldırarak küçülttürdüğünü anlatarak, ameliyattan sonra bankaya gittiğini ve orada da fotoğrafın kendisine ait olmasına rağmen para çekemediğini ve polisler tarafından yapılan incelemelerin ardından bankadan ayrılabildiğini söyledi.
- "PKK tarafından hedef gösteriliyoruz"
Şen'in ardından söz alan sanıklardan İlaçoğlu ise daha önceki duruşmada savunmasını yaptığını anımsatarak, 15 yaşından küçük 4 çocuğunun bulunduğunu ve uzun süredir tutukluğu nedeniyle mağdur olduklarını belirtti.
Hiçbir zaman insanları şiddete yönlendiren bir çağrısının olmadığını dile getiren Şen, şöyle konuştu:
"Son zamanlarda İslami düşüncede yaşayan insanlar olarak PKK tarafından hedef gösteriliyoruz. Bu nedenle mağdur olan ailelerimizin yanında olmak istiyoruz. Bu güne kadar en ufak taşkınlık, yakma, yıkma eylemlerinde bulunmadım. 20 yıldır aynı zihniyetteyim ve bu süre boyunca ne El Kaide terör örgütü ne de diğer terör örgütleriyle bağlantı halinde olduğuma dair bir belge elde edilememiştir. Savunduğum görüşlerden dolayı insanları şiddete teşvik ettiğime dair bir delil söz konusu değildir. Son zamanlarda kurduğumuz dernek aracılığıyla yürüttüğümüz faaliyetler, PKK'nın doğu halklarını dinsizleştirme hedefine engel olmaya dönüktür. Hiç kimsenin Suriye'ye gitmesine müsaade etmedim, etmem de. Esed'in kullandığı varil bombalarıyla kimsenin ölmeyi hak ettiğini düşünmüyorum. Tahliyemi talep ediyorum."
Diğer sanıklar da ailelerinin mağdur edildiğini ve uzun süredir tutuklu bulunduklarını belirterek, tahliyelerini talep etti.
Cumhuriyet savcısı da mevcut delil durumu, hukuki açıdan sanıkların lehine değişikliğin bulunmadığı, henüz tam olarak toplanmayan delillerin bulunduğu gerekçeleriyle sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Müvekkillerinin uzun süren tutukluluk süresi nedeniyle mağdur olduğunu kaydeden Okan Kadir Bektaş, savunmasında şu ifadelere yer verdi:
"Özellikle son zamanlarda yaşanan kaos ortamı nedeniyle müvekkillerimin aileleri mağdur durumdadır. Bu süreçte müvekkillerin ailelerin yanında olması gerekiyor. Zaten dernek faaliyetleri düzenli olarak kanunlara uygun olarak ilgili kurumlara bildirilmektedir. Dosyada müvekkillerimizin lehine olan deliller de dosyada mevcuttur. Bu nedenle müvekkillerimizin mahkeme heyetinin uygun göreceği şekilde tahliyelerini talep ederiz."
Tüm savunmaların yapılmasının ardından duruşmaya ara veren mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk süresini ve suç vasfının sanıkların lehine değişme ihtimalini göz önünde bulundurarak, tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerine karar verdi.
- İddianameden
Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube ekiplerince 14 Ocak 2014'te Van, Adana, Gaziantep, İstanbul, Kilis ve Kayseri'deki eş zamanlı operasyonlarda tutuklanan 6 kişi hakkında, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, "silahlı terör örgütüne üye olmak", "resmi belgede sahtecilik" ve "6136 sayılı yasaya muhalefet" suçlarından 15 ila 22,5 yıl arasında değişen hapis cezası istemiyle dava açıldı.
6 Ağustos'ta görülen davanın ilk duruşmasında sanıklardan Şükrü Çiçek ile Orhan Yaşar'ın tutuksuz yargılanmasına, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmişti.