Davutoğlu: Askerlerimizi şehit edenler gerekli cezayı alacaklar

Başbakan Ahmet Davutoğlu, sivil toplum kuruluşları ile kahvaltıda bir araya geldi. Davutoğlu, Hakkari'de askerleri şehit eden teröristlerin bulunması için gerekli talimatları verdiğini söyledi.

Davutoğlu: Askerlerimizi şehit edenler gerekli cezayı alacaklar
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun konuşmasından satır başları:

Daha Milli Mücadele başlamamışken Kahramanmaraş'tan işaret fişeği yakıldı.

Allah, Kahramanmaraşlılardan razı olsun. Kahramanmaraş, kahramanca bir destan kazandırdı.

Halep'teki direnişin ne demek olduğunu Kahramanmaraşlılar çok daha iyi anlar. Suriye'de yaşananları, bir şehir ile bir ülkenin kaderinin birlikte olduğunu en iyi Kahramanmaraşlılar anlar.

İstiklalin ruhu Kahramanmaraş'tır.

Kahramanmaraş bize ışık veriyor.

IMF kapısında küçük meblağlar için uzun müzakereler yürüten Türkiye'den geçen yıl mayıs ayında IMF dosyasını tamamıyla kapatan bir Türkiye'ye geldik.

Kendisine derman olamayan bir Türkiye'den müşfik ve kudretli bir Türkiye'ye gelindi.

Bugün nereye giderseniz gidin her yerde Türkiye'nin başarı hikayesinin izlerini göreceksiniz.

Bazılarının gönül gözleri kapalı. Gazze havadan bombalanırken biz oradaydık.

Bir Gazzeli dedi ki; sizi Arakan'da gördük. Gazze'yi yalnız bırakmadığınız gibi onları da yalnız bırakmayın.

12 yılda gördüler ki nerede bir yetim varsa başı okşanması gereken biz oradaydık.

Gezi olayları ile Türkiye'nin 12 yıllık başarı hikayesini durdurmak istediler.

17 ve 25 Aralık ile tekrar darbe vurmak istediler. Cevap 30 Mart'ta geldi.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 'çatı aday' çıkarıldı. Yeni oyunlar oynandı.

Şimdi de, Kobani olayları bahanesiyle, şehirlerimizde kardeş kavgasının önünü açmak istediler.

Yeni Türkiye'nin demokratik felsefesi yeni bir nefes, yeni bir hız vermektedir.

Etrafımız bir ateş çemberi. Bütün bu ülkelerde devlet ile milletin arası olağanüstü açıldı.

Türkiye, sadece kendi içinde barış ve huzuru tesis etmeye çalışmıyor, dışarıda da yeni ufuklar açıyor.

2015 seçimlerine doğru yeni tuzaklar kurulmaya çalışıldı.

Türkiye'nin bekleyen bütün sorunlarının üzerine gittik.

Kamu düzeni olmayan bir yerde hiçbir sürecin yürümesi söz konusu değildir.

Dünkü şehadetlerden sonra şunu vurguluyorum; kimse devletin meşru güvenlik güçleriyle, teröristleri aynı zeminde göremez.

Herhangi bir saldırı planlama durumunda olanlar olursa hak ettikleri cevabı alacaklar.

Gerekli talimatları verdim, askerlerimizi şehit edenler takip edilecek ve gerekli cezayı alacaklar.

Kimse Türkiye'yi çevredeki ülkelerin kaos girdabına sokamaz, sokmaya da cesaret edemez.

Humus 2-2,5 yıl kuşatma halindeyken, insanlar açlıktan ölürken, uluslararası güçler neredeydi?

IŞİD, Türkmenleri katlederken neredeydiniz?

PYD, geçen sene Haseke'deki Kürtleri Türkiye'ye doğru sürerken, neredeydiniz?

Halep'in kaderi, Kahramanmaraş'tan koparılamaz.

Bu toprakların barışçıl yollarla bütünleşmesi için çabamızı sürdüreceğiz.

Nasıl Hazreti Hüseyin, inandığı yoldan dönmemişse biz de mazlumların yanında olan yürüyüşümüzden dönmeyeceğiz. Bu aynı zamanda realist bir politikadır.

Cezayir'in bağımsızlığı için Türkiye çekimser kalmıştı. 30 yıl sonra bir Türk başbakanı gidip özür dilemek zorunda kalmıştı.

Biz gelecek nesillere özür dilenecek bir miras bırakmayacağız.