Yeni Dünya Vakfı, Eğitim ve İletişim Kampına Girdi

Yeni Dünya Vakfı (YDV) 2013-2014 eğitim yılı öncesinde her yıl Türkiye’nin değişik illerinde gerçekleştirdiği geleneksel eğitim ve iletişim kampı bu kez Kocaeli’nin tatil beldelerinden biri olan Kefken’de toplandı.

Yeni Dünya Vakfı, Eğitim ve İletişim Kampına Girdi
YDV geleneksel eğitim ve iletişim kampı 200 den fazla öğrencinin katılımı ile dört gün sürecektir. Öğrencilerin tanışma faslının ardından değişik iş kollarında çalışmalarıyla öne çıkmış önemli isimler ülke gündemini işgal eden konular üzerinde seminer verecektir.

Bu seminerlerden ilkini gerçekleştiren GENAR Araştırma Şirketi Genel Müdürü Mustafa Şen, gençlere 2071 vizyonunu ve Türkiye’nin gelebileceği noktalara ilişkin öngörülerini aktardı. Yarının teminatı olan gençlere; özellikle din, dil ve kültür hususlarında asla taviz verilmemeleri gerektiğini belirtti.

Şen, “Bizi biz yapan toplumun dinamikleridir. Beşer olmak, insan olmak ve adam olmak bu işin temel noktalarıdır. Bir insan beşer olarak doğar; önemli olan adam olmaktır; adam olmak için de önce insan olmak lazımdır. Tarihi bilinci olmayan bir insan benliğini ve özünü kaybetmeye mahkûmdur” dedi.

Kampın ikinci gününde konuşma yapan Yeni Dünya Vakfı Başkanı Mahmut Göksu, kısaca vakfın çalışmalarından ve bu tür kampların insan üzerindeki olumlu etkilerinden söz etti.

Göksu,“Geçmişten günümüze kadar iyi insan yetiştirme hususunda son derece önemli görevler üstlenen en değerli ve saygın kurumların başında vakıf gelmektedir. Vakıf ruhunun olduğu her yerde bereket vardır, samimiyet ve gönülden gelen bir muhabbet vardır” dedi.

Rize eski Belediye Başkanı ve Rize 20| Dönem Milletvekili Şevki Yılmaz kampın ikinci günü birinci oturumunda gençlerle bir araya geldi.

Burada geçlerin yoğun ilgisiyle karşılaşan Yılmaz, “ Geleceğimizin teminatı olan siz değerli gençlerimizle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Sultan Alparslan ve alperenlerini Malazgirt Ovasında, Sultan Fatih’i ve ordusunu Bizans Surları önünde ve bu milleti Çanakkale’de yedi düvele karşı bir araya getiren ruh; ‘Hakkıdır Hakka Tapan Milletimin İstiklal’ inancıdır. Yaratıcımız, yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah'a, Elçisi Hz. Muhammed(S.A.V.) Efendimize, Dinimiz İslam'a, vatanımıza ve milletimize sevdası büyük olanların sıkıntı ve çile İmtihanları da büyük olur! Size burada geçmişimizi anlatarak atalarımızın bugüne kadar nasıl geldiklerini ve siz gençlere nedenli iyi bir miras bıraktıklarını anlatmaya çalışacağım. 1453 yılında sizin atalarınız dünya nöbetini devralırken her zaman mazlumun yanındaydı. Bu nedenle atalarınızdan ve geçmişinizden asla utanç duymayınız, daha da ötesi onlarla her zaman gurur duymanız lazım. Bu tür vakıflar insan benliğini ve tarih bilincini kazanma açısından önemli bir görev üstlenmektedir. Bu nedenle bu tür vakıfların değerini iyi bilmek lazım. Daha doğrusu vakıflar Hakkı anmanın ve anlatmanın en önemli merkezi konumundadır” diye konuştu.

Kaynak: İHA