Koza Altın İşletmeleri Kapasite Artışını Hedefliyor

Koza Altın İşletmeleri AŞ Genel Müdür Yardımcısı ve Ovacık Maden İşletme Müdürü Cemalettin Çetin ile ülkemizdeki altın rezervlerinin durumu

Koza Altın İşletmeleri Kapasite Artışını Hedefliyor
  Koza Altın İşletmeleri AŞ Genel Müdür Yardımcısı ve Ovacık Maden İşletme Müdürü Cemalettin Çetin, ''Ülkemizde 6 bin 500 ton altın rezervinden bahsediliyor. Önümüzdeki senelerde işletme sayısını artırmayı hedefliyoruz'' dedi.

Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk şirketi olan Koza Altın İşletmeleri AŞ'nin, Bergama-Ovacık, Eskişehir-Kaymaz ve Gümüşhane-Mastra altın madenlerinde faaliyetini kapasite artışıyla sürdürdüğünü bildirdi.

İzmir'in Bergama ilçesindeki Ovacık madeninde arama çalışmalarının 260 metre derinlikteki yer altı ocağında devam ettiğini belirten Çetin, Ovacık'ta 2001'den 2011 yılına kadar elde edilen altın miktarının toplam 47 tona, gümüş miktarının ise 40 tona ulaştığını söyledi.

Ovacık'ta 2011 yılında yıllık kapasiteye uygun olarak 5 ton altın, yaklaşık 5 ton gümüş elde edildiğini anlatan Çetin, ''Yüzde yüz Türk sermayeli Koza Altın İşletmeleri AŞ, Ovacık'taki madeni aldığımız 1 Mart 2005'den bu yana üretimi ve ülkemiz sınırları içinde ruhsatlı sahalarda işletme sayılarını artırdı'' dedi.

Arama ve üretim yapılan üç farklı bölgedeki işletmelerde bin 500 çalışanın istihdam edildiğini dile getiren Çetin, şöyle devam etti:''Türkiye genelinde kurumlar vergisi sıralamasında 2010 yılında 56.8 milyon lira vergiyle 35. sıradaydık. 2011 yılı itibariyle de aşağı yukarı 80 milyon lira kurumlar vergisi ödeyerek ilk 20'ye girmeyi hedefliyoruz. Ekonomimize güç katmak ve yer altı zenginliklerimizi gün yüzüne çıkarmak istiyoruz. Koza Altın İşletmeleri uhdesinde bulunan ruhsatlı sahalarımızda, jeoloji mühendislerimiz ve arama ekiplerimiz çok ciddi ve disiplinli bir çalışma sergiliyor.

Amacımız ülkemizin zenginliğine zenginlik katmak ve daha fazla istihdam yaratmak. Potansiyel çok büyük, ne kadarsa yatırım yaparsak yapalım ülkemiz bu konuda daha çok bakir. Ülkemizde 6 bin 500 ton altın rezervinden bahsediliyor. Önümüzdeki senelerde işletmeleri artırmayı hedefliyoruz. Hükümetimizin, Cumhuriyetimizin 100. yılında hedefleri var. Bu hedeflere bir tuğla da biz koymak istiyoruz.''-Sahaların rehabilitasyonu ve siyanür kullanımı-Altın madenciliğinin bilimsel veriler doğrultusunda disiplinli ve hassas bir çalışma gerektirdiğini, şirketin arama ekiplerinin de tüm aşamalarda bu yönde görev yaptığını dile getiren Çetin, ''Ekibimizi altın madenciliğinin milli takımı olarak addediyoruz. Her aşamada bilimsel verileri kullanarak çalışıyoruz'' dedi.

Koza Altın İşletmeleri'nin dünya standartlarında arama, üretim, arıtma rehabilitasyon çalışması yaptığını dile getiren Çetin, kapatılan sahaların da ağaçlandırıldığını söyledi.

Çetin, 2010 yılında kapatılan Havran maden ocağı sahasının 35 bin fidan dikilerek teslim edildiğini, Ovacık'taki tesisin de halkın ziyaretine açıldığını belirterek şu bilgileri verdi:''Her sahamızı işlem bittikten sonra rehabilitasyona tabi tutuyoruz. Arama yapılan tüm alanlar yeşillendirildi. Koza Altın İşletmeleri, üretiminde ve rehabilitasyonunda bilimsel veriler ve dünya standartlarının üzerinde çok güzel bir çalışma sergiliyor. Altın maden işletmeleri genelde altının özelliğinden dolayı dışarı açık olmazlar. Biz burada ilki gerçekleştirdik ve Ovacık'ı bir noktada turizme açtık. Madenciliğin nasıl yapıldığını merak edenleri saha içinde gezdiriyoruz. Bugüne kadar 10 binin üzerinde kişi gezdirdik.'Altın işleme sürecindeki siyanür kullanımına ve arıtma sistemine de değinen Cemalettin Çetin, şöyle konuştu:''Bizim atıklarımız tehlikeli atıklar grubuna girmiyor. İlmi veriler bunu gösteriyor. Kullandığımız kimyasal maddeleri sahamızda atık barajı tabir edilen bölgeye arıtılmış şekilde gönderiyoruz. Bu bizim devletimize taahhüt ettiğimiz sınır değer bir litrede 1.00 PPM seviyesindedir. Biz bunun da altında 5'te bir seviyesinde, 0.2 PPM seviyesinde gönderiyoruz. Sahamızın içinde ördek, kazlar, göçmen kuşlar, kuzular da bulunuyor.''İşletme Müdürü Cemallettin Çetin, AA muhabirlerinin de görüntülediği 260 metre derinliğinde yapılan aramayla elde edilen toprak içindeki cevherin, yer üstünde taşıma, ayrıştırma gibi gibi birçok farklı işlemden geçtiğini belirterek, ham şekilde elde edilen ve döküm işlemiyle kalıplara konulan madenin, teslim edilmesinin ardından devlet kontrolünde darphane ve rafineride altın ve gümüş olarak ayrıldığını söyledi.

 
Kaynak: AA