Tsk Bünyesindeki Rdm, 52 Bin Askeri Hastanelere Sevk Etti

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'ndeki intihar vakaları, yeniden tartışılmaya başlandı.

Son üç yılda intihar edenlerin sayısı 230 kişi. 2012 yılında TSK bünyesinde bulunan Rehberlik ve Danışma Merkezi (RDM) tarafından 139 bin 380 asker görüşmeye alındı. Bu askerlerden 52 bin 888'i, psikiyatri servislerinde tedavileri için hastanelere sevk edildi. TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun açıkladığı 'İntihar sayısı şehit sayısını geçti' açıklamaları tartışma başlattı. İddialara göre, son 10 yıl içinde 934 er intihar etti, 818 er de şehit oldu. Genelkurmay Başkanlığı'nın verilerine göre, 2010 yılında 3 subay, 2 astsubay, 80 erbaş er intihar etti. 2011 yılında ise 2 astsubay, 3 uzman çavuş, 65 erbaş er intihar etti. 2012 yılında da 5 subay, 6 astsubay, 2 uzman çavuş, 62 erbaş er intihar etti. İntiharın sebepleri arasında uyuşturucu bağımlılığı, ailevi sorunlar, aşırı borçlanma, yüz kızartıcı olaylar, uyumsuzluk ve kötü muamele geliyor. 'Kışlada dayak ve intihar' vakalarının konuşulduğu 32. Gün'e konuk olan Prof. Dr. Tabip Albay Kamil Nahit Özmenler, 1990'lı yıllarda intihar vaka sayısı üç haneli iken, 2000'li yıllarda iki haneli sayıya düşüş olduğunu söyledi.

İntihar vakalarının giderek düştüğünü anlatan Özmenler, intihar sebeplerinin, sivillerdeki intihar sebepleri gibi olduğunu ifade etti.

Özmenler; aile içi çatışmalar, kültürel bir eğilim, arebesk bir yaklaşım 'ben kaybettiğimde toprağa giderim' anlayışının gençler arasında bulunduğunu kaydetti.

'www.askerhaklari.com' adresine yazan ve 11 yıl önce nişanlısı intihar eden Yeşim Aynur, eşinin acemilikte Ankara Etimesgut'tan intihara meyilli raporu olduğunu ancak Kars'a askere gönderildiğini ifade etti.

Eşinin, "İntihar edenleri ve tabur komutanının, 'intihar edecek olan arka tarafa geçip etsin, bizi uğraştırmasın' demesini" anlattığını dile getiren Aynur, şöyle devam etti: "Önce tüm yedek subaylardan, yasa dışı olarak mazeret iznini vermek için o zamanın parası 200 TL adı verilen kırtasiyeden malzeme alındı. Herkes gitti ve nişanlımdan tabur komutanı ve astsubayı bin 500 TL istedi. Tugay komutanına şikayet edince bir sürü iftirayla 10 yıla yakın hapis suçlamalarıyla gözaltına aldılar. Ertesi gün kaçtı ve otelde intihar etti. Bence öldürüldü. O gece tüm belgeler imha edildi. Tüm suçu bana ve namusuma attılar ve kapattılar. Allah (CC) bunun hesabını sorar demiştim. Öyle iftiralar vardı ki bana. Melek gibiydi ve yok ettiler, hem onu ve ailesini, hem beni ve benim 11 yıllık acıma şahit olan ailemi. Yok edilen belgeleri psikolog olan arkadaşından biliyorum. Hak mıydı intihara meyilli birine ki raporu kendileri vermişler, askerlik yaptırmak? Böyle bir insana bu kadar eziyet-korku vermek ve suçu başkalarından bilmek. Edecek adam dışarıda intihar eder, askerde değil."

TSK BÜNYESİNDE 337 RDM BULUNUYOR Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nde koruyucu ruh sağlığı hizmetleri, Rehberlik ve Danışma Merkezleri ile yürütülüyor. TSK bünyesinde 337 adet Rehberlik ve Danışma Merkezi (RDM) bulunuyor. Bu merkezlerde 36'sı subay, 416'sı yedek subay, 142'si astsubay ve 74'ü sivil memur olmak üzere toplam 668 personel görev yapıyor. 2012 yılında rehberlik ve danışma merkezleri tarafından 139 bin 380 asker görüşmeye alındı. Bu askerlerden 52 bin 888'i, psikiyatri servislerinde tedavileri için hastanelere sevk edildi. TSK'ya katılan personel, askerlik şubelerinde son yoklamada yapılan muayenelerinden itibaren takibe alınıyor, Sorunları tespit edilenlere gerekli işlemler, her aşamada ve askerlik hizmetleri süresince sürdürülüyor. Önce askerlik şubelerinde psikolojik sorunu olduğunu ifade eden veya sağlık komisyonundaki doktor tarafından sorunlu olabileceği değerlendirilen personel hastaneye sevk ediliyor. Sevk edilenlerden 'Askerliğe Elverişli Değildir Raporu' alanlar, askerlik hizmetine alınmıyor. Tedavi edilebilecek personelin askerliği ise tedavi süresince erteleniyor. PSİKOLOJİK RİSK FAKTÖRÜ TARAMA ANKETİ İkinci aşamada ise askerlik şubesinden sevk edilen tüm personele, eğitim birliklerine katılışlarında 'Psikolojik Risk Faktörü Tarama Anketi' uygulanıyor. Ayrıca, uzman personel tarafından her yükümlü ile tek tek görüşülüyor. Anketten elde edilen sonuçlar ve bire bir yapılan görüşmelerde, sorunlu olduğu belirlenen personel RDM'lerde görüşmeye alınıyor. Görüşme sürecine alınan personel durumuna göre, RDM görüşmeleri ile kontrol altında tutuluyor veya tedaviye ihtiyacı olduğu tespit edilenler; birlik komutanı tarafından önce birlik tabibine, daha sonra da hastanelerdeki psikiyatri servislerine sevk edilerek tedavileri sağlanıyor. Yatarak tedavi ihtiyacı duymayan ve psikiyatri servisi tarafından ilaçla tedavi edilmesi uygun görülen personel, birlik komutanı, RDM ve sağlık kuruluşları koordinasyonunda takip ediliyor. Üçüncü aşamada da sorunları olduğu belirlenen personelin bilgileri, eğitim birliğinden dağıtım olduğu ve yükümlülüğünü sürdüreceği birliğe katılmadan yeni birliğine aktarılıyor. Personel kışlaya geldiği andan itibaren belirlenen sistem içerisinde takip ediliyor. ALO MEHMETCİK TELEFON HATTI Bu çalışmaların dışında, koruyucu ruh sağlığı hizmetlerinin sürekliliği ilkesi dâhilinde tüm personelin yer ve zaman gözetmeksizin RDM'lere başvurmaları teşvik ediliyor. Ayrıca, TSK genelinde faaliyet gösteren ve Gülhane Askerî Tıp Akademisi Komutanlığı bünyesindeki uzman personel tarafından (Psikiyatrist, Psikolog, Sosyal Hizmet Uzmanı) işletilmekte olan 'TELE-NET Telefonla Danışma Hattı' yanında, birlik seviyesinde RDM personeli kontrolünde faaliyet gösteren 'Alo Mehmetçik Telefon Hattı' aracılığıyla 7 gün 24 saat esasına göre hizmet veriliyor. Personelin birliğe katılımını müteakip, birlik komutanlarınca; ailelerle mektup ve telefon ile iletişim kurularak, askerlik hizmeti boyunca çocukları hakkında bilgi alabilmeleri amacıyla irtibat numaraları veriliyor. Ayrıca, vatani hizmetini yapmakta olan evlatlarının, her türlü durumu hakkında (ödül, ceza, hastalık vb.) telefon ve posta ile devamlı olarak bilgi sahibi olmaları sağlanıyor. Bu maksatla birliklerde teşkil edilmiş olan 'Aile İletişim Merkezleri' 7 gün 24 saat esasına göre faaliyet gösteriyor. Öte yandan, TSK'da 'Can Dostu Teşkilatı' adlı bir bölümün de faaliyetini sürdürdüğü belirtiliyor .